Translation of "Oğlu" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "Oğlu" in a sentence and their hungarian translations:

- Onun oğlu hasta.
- Oğlu hasta.

A fia beteg.

Oğlu hasta.

A fia beteg.

- Oğlu nasıl öldü?
- Onun oğlu nasıl öldü?

Hogy halt meg a fia?

Oğlu okuldan atıldı.

- Fiát menesztették az iskolából.
- A fiát kizárták az iskolából.

Tom'un oğlu vardı.

Tominak volt egy fia.

- Onun başka bir oğlu var.
- Onun bir başka oğlu var.
- Onun bir oğlu daha var.

Még egy fia van.

Onun oğlu bir deha.

A fia egy zseni.

Oğlu fabrikanın yönetimini devraldı.

A fia vette át a gyár irányítását.

Onun 12 oğlu var.

Tizenkét fia van.

Onun üç oğlu var.

Három fia van.

Tom'un bir oğlu var.

Tominak van egy fia.

Mary'nin bir oğlu var.

Marinak van egy fia.

John'ın iki oğlu vardır.

Janinak két fia van.

Oğlumun bir oğlu var.

A fiamnak van egy fia.

Dan'ın oğlu Linda'nın kollarındaydı.

Dan fia Linda karjaiban volt.

Tom Mary'nin tek oğlu.

Tom Mary egyetlen fia volt.

John'un iki oğlu var.

- Janinak két fia van.
- John-nak két fia van.

Onun yedi oğlu var.

Hét fia van.

Oğlu Batı Almanyaya konuşlandı.

A fia Nyugat-Németországban állomásozik.

Tom'un üç oğlu var.

Tomnak három fia van.

O, oğlu ile gurur duyar.

- Büszke az ő fiára.
- Büszke a fiára.

Onun yedi tane oğlu var.

Hét fia van.

Tom kovulamaz. O, patronun oğlu.

Tomot nem lehet kirúgni. Ő a főnök fia.

Tom, oğlu doğmadan önce öldü.

- Tom azelőtt meghalt, hogy a fia megszületett.
- Tom meghalt, mielőtt a fia megszületett.
- Tom meghalt azelőtt, hogy a fia megszületett.
- Tom meghalt, mielőtt a fia született.
- Tamás még azelőtt meghalt, hogy a fia megszületett.

- Tom'un oğlu onun babasının olduğu kadar tembeldir.
- Tom'un oğlu, babası kadar tembel.

Tomi fia olyan lusta, mint amilyen az apja volt.

Mesika'da oğlu ve kendisinin öldürülmesinden korkuyordu.

és elmondta, attól fél: Mexikóban megölik őt és a kisfiát.

Tom'un oğlu bana karşı çok kabaydı.

Tamás fia nagyon faragatlan volt velem.

Tom oğlu ile çok gurur duyuyor.

Tom nagyon büszke a fiára.

Tom'un bir oğlu olduğunu biliyor muydun?

Tudtad, hogy Tominak van egy fia?

Onların on yaşında bir oğlu var.

Van egy tíz éves fiuk.

Onun denizci olan üç oğlu var.

Mind a három fia tengerész lett.

Tom evli ve bir oğlu var.

Tom házas, és van egy fia.

Tom'un doktor olan bir oğlu var.

- Tominak van egy orvos fia.
- Tamásnak van egy fia, aki orvos.

İsa, Tanrı'nın oğlu olduğunu hiç söylememiştir.

Jézus soha nem mondott olyat, hogy ő Isten fia.

Oğlu geçen yaz trafik kazasında öldü.

Autóbalesetben hunyt el a fia tavaly nyáron.

Ve oğlu ile bir araya getirene kadar

míg végre elértük, hogy szabadon bocsássák,

Oğlu Dan Uzan'ı bir terör saldırısında kaybetti,

aki a fiát, Dan Uzant vesztette el

Onun henüz okula gitmeyen iki oğlu var.

Van két fia, akik még nem járnak iskolába.

Onun bir oğlu ve iki kızı vardır.

Van egy fia és két lánya.

Tom'un üç oğlu var. Onların hepsi doktor.

Tomnak három fia van. Mindegyikük orvos.

Onun ikinci oğlu evlendi ve yuva kurdu.

- A második fia megházasodott és letelepedett.
- A második fia megnősült és megkomolyodott.
- A második fia megnősült és lehiggadt.
- A második fia családot alapított és rendes életet kezdett.

Tom'un inşaat işçisi olan bir oğlu var.

Tomnak van egy fia, aki építkezésen dolgozik.

- Tom'un iki oğlu var, İkisi de Boston'da yaşıyor.
- Tom'un iki oğlu var. İkisi de Boston'da yaşıyor.

Tomnak két fia van, mindkettő Bostonban lakik.

O oğlu için yeni bir bisiklet satın almalı.

Egy új kerékpárt kell vennie a fiának.

Onun oğlu tembel ve hiçbir şey için iyidir.

A fia lusta és semmire sem jó.

O, oğlu için bir bisiklet satın aldığını gizledi.

Titokban tartotta, hogy vett egy biciklit a fiának.

- Tom bir doktorun oğlu.
- Tom bir doktorun oğludur.

Tom egy orvos fia.

- Tıpkı babasına benziyor.
- Elma ağacın dibine düşer.
- Babasının oğlu.

Amilyen az apa, olyan a fia.

O, onların torun oğlu doğmadan önce kanserin kocasını öldüreceğinden korkuyordu.

Félt, hogy a rák korábban elviszi a férjét, mint hogy megszületik a dédunokájuk.

Tom'un iki oğlu var. Biri bir doktor ve diğeri bir avukat.

Tomnak két fia van. Az egyik orvos, a másik ügyvéd.