Translation of "Duydum" in Hungarian

0.015 sec.

Examples of using "Duydum" in a sentence and their hungarian translations:

Utanç duydum

Szégyelltem magam,

Seni duydum.

- Figyelembe vettem, amit mondtál.
- Hallottalak.

Sesler duydum.

Hangokat hallottam.

Söylentiyi duydum.

- Eljutottak a fülemig a hírek.
- A fülembe jutottak a hírek.

Soruyu duydum.

Hallottam a kérdést.

Dediğini duydum.

Hallottam, hogy mit mondtál.

Ağladığını duydum.

Hallottalak sírni.

Tom'u duydum.

Hallottam Tomit.

Patlamalar duydum.

Robbanást hallottam.

Onu duydum.

Hallottam.

Çığlık duydum.

Sikoltozást hallottam.

Söylentiler duydum.

Hallottam a híreszteléseket.

- Sesler duydum.
- Kafamın içinde sesler duydum.

Hangokat hallottam a fejemben.

- Yabancı bir ses duydum.
- Tuhaf bir ses duydum.
- Tuhaf bir gürültü duydum.

Furcsa hangot hallottam.

Ve şunu duydum,

És hallottam,

Bir şey duydum.

Hallottam valamit.

Hasta olduğunu duydum.

Hallottam, hogy beteg voltál.

Her şeyi duydum.

Mindent hallottam.

- Utandım.
- Utanç duydum.

Szégyellem magam.

Bir patlama duydum.

Hallottam egy robbanást.

Her sözü duydum.

- Minden szót hallottam.
- Hallottam minden szót.

Kar yağabileceğini duydum.

Azt hallottam, lehet, hogy havazni fog.

Tom'un yakalandığını duydum.

Úgy tudom, elkapták Tomot.

Tom'un incitildiğini duydum.

Úgy hallottam, hogy lesérült Tom.

Çığlık attığını duydum.

Hallottam, hogy sikítasz.

Burada olduğunu duydum.

Hallottam, hogy itt voltál.

Bir çığlık duydum.

Egy sikoltást hallottam.

Onu radyoda duydum.

A rádióban hallottam.

Onun öldüğünü duydum.

Hallottam, hogy meghalt.

Ayak sesleri duydum.

Lépéseket hallottam.

Birinin geldiğini duydum.

Hallom, hogy jön valaki.

Onlarla konuştuğunu duydum.

Hallottam, hogy beszélgettél velük.

Her kelimeyi duydum.

Minden szót hallottam.

Senin hakkında duydum.

Hallottam rólad.

- Onu duydum ama onu anlamadım.
- Onu duydum ama anlamadım.

Hallottam őt, viszont nem értettem.

Ve anahtarın kilitlenişini duydum.

és hallottam, ahogy a kulcs fordul a zárban.

Onun dışarı çıktığını duydum.

Hallottam kimenni.

Ben kapının açıldığını duydum.

Hallottam, ahogy nyílik az ajtó.

Ben zilin çaldığını duydum.

Hallottam a harangot zúgni.

Bir yardım çığlığı duydum.

Segélykiáltást hallottam.

Senin ne söylediğini duydum.

Hallottam, hogy mit mondtál.

Ben daha kötüsünü duydum.

Hallottam rosszabbat is.

Güvenilir bir kaynaktan duydum.

Egy megbízható forrástól hallottam.

Mary'nin boşanmak istediğini duydum.

Hallottam, hogy Mary válni akar.

İlginç bir söylenti duydum.

Hallottam egy érdekes pletykát.

Onu ben de duydum.

Én is hallottam.

Tom'un katilini yakaladıklarını duydum.

Úgy hallottam, elkapták Tom gyilkosát.

Tom'u suçlu bulduklarını duydum.

Azt hallottam, bűnösnek találták Tomot.

Tom'un içeri girdiğini duydum.

- Hallottam, amint Tom bejött.
- Hallottam bejönni Tomot.

Tom'un onu yapabildiğini duydum.

Úgy hallottam, hogy Tom ezt meg tudja tenni.

Tom'un hasta olduğunu duydum.

Hallottam, hogy beteg Tomi.

Bir iş bulduğunu duydum.

Hallottam, hogy szereztél munkát.

Tom'un ne dediğini duydum.

Hallottam, amit Tomi mond.

Tom'un Boston'da yaşadığını duydum.

Azt hallottam, hogy Tom Bostonban él.

Tom'un Fransızca çalıştığını duydum.

Hallottam, hogy Tom franciául tanul.

Uykumda onun sesini duydum.

Hallottam a hangját álmomban.

Tom'un üniversiteden ayrıldığını duydum.

Úgy hallottam, hogy Tom kimaradt a főiskoláról.

Bir kurt uluması duydum.

Hallottam egy farkast üvölteni.

Ben başka türlü duydum.

Én másként hallottam.

Birinin kapıyı açtığını duydum.

Hallottam, hogy valaki kinyitja az ajtót.

Onun şarkı söylediğini duydum.

Hallottam énekelni.

Ben onun hakkında duydum.

Hallottam róla.

Tom'un odasında ağladığını duydum.

Hallottam Tomot sírni a szobájában.

- Sizin hakkınızda çok şey duydum.
- Senin hakkında çok şey duydum.

Sokat hallottam rólad.

Nancy'nin çok güzel olduğunu duydum.

Úgy hallottam, hogy Nancy nagyon csinos.

Onun, odasında şarkı söylediğini duydum.

Hallottam őt énekelni a szobájában.

"İşini bıraktığını duydum." "Aslında kovuldum."

- azt hallottam, hogy leszámoltál. - Az igazság az, hogy elküldtek.

Ben sıradışı bir ses duydum.

Hallottam egy fura hangot.

Aniden bir arabaya ihtiyaç duydum.

Hirtelen szükségem volt autóra.

Ormanda bir köpeğin havladığını duydum.

Hallok egy kutyát ugatni az erdőben.

Senin de eve gitmeyeceğini duydum.

Hallottam, hogy te se mész haza.

Tom ve Mary'nin fısıldaşdığını duydum.

Hallottam Tomot és Maryt suttogni.

Tom'un Mary'den nefret ettiğini duydum.

Azt hallottam, hogy Tom utálja Maryt.

Bir bebek bakıcısı aradığınızı duydum.

Úgy hallottam, hogy bébiszittert keresel.

Sesini duydum ama seni göremedim.

A hangodat hallottam, de nem láttalak.

O kelimeyi ilk kez duydum.

Most először hallom ezt a szót.

Ben onun hamile olduğunu duydum.

Azt hallottam, terhes.

Shizuoka'da bir deprem olduğunu duydum.

Azt hallottam, hogy földrengés volt Sizuokában.

Nancy'nin gerçekten güzel olduğunu duydum.

Hallottam, hogy Nancy igazán csinos.

Onun hakkında çok şey duydum.

Erről már sokat hallottam.

Ben onun sesinde korku duydum.

Félelmet éreztem a hangjában.

Her zaman seninle gurur duydum.

Mindig büszke voltam önre.

O şarkının Fransızca söylenildiğini duydum.

Már hallottam ezt a dalt franciául énekelve.

Tom'a dans etmemesini söylediğini duydum.

Hallottam, azt mondod Tomnak, hogy ne táncoljon.

Kısa bir sessizlikten sonra bağırdığını duydum:

Rövid szünet következett, majd hallottam, ahogy kiált:

Senin hakkında oldukça çok şey duydum.

Sokat hallottam önről.

Tom'un zengin bir kadınla evliliğini duydum.

Hallottam Tomi és egy gazdag nő házasságáról.

Ben şimdi bir silah sesi duydum.

Éppen most hallottam egy lövést.

Sanırım az önce bir şey duydum.

Azt hiszem, az előbb hallottam valamit.

Tom'un iyi bir adam olduğunu duydum.

Úgy hallottam, hogy Tom rendes fickó.

Az önce bir alarm çaldığını duydum.

- Csak hallottam egy riasztót megszólalni.
- Az előbb hallottam, hogy bekapcsolt egy riasztó.

Tom ve Meryem'in Ekim'de evleneceğini duydum.

Hallottam, hogy Tomi és Mari októberben összeházasodnak.

Ben de böyle bir hikaye duydum.

Én is hallottam már ilyen történetet.