Translation of "Toplamak" in German

0.019 sec.

Examples of using "Toplamak" in a sentence and their german translations:

Benim hobim pul toplamak.

Mein Steckenpferd ist Briefmarkensammeln.

Biz bilgi toplamak zorundayız.

Wir müssen Informationen sammeln.

Para toplamak çok zor olduğu için...

Die Geldbeschaffung ist sehr schwer.

Hesap makinesi kullanarak sayıları toplamak kolaydır.

Es ist einfach, Zahlen mit einem Taschenrechner zu addieren.

Elmalar henüz toplamak için hazır değil.

Die Äpfel sind noch nicht erntereif.

Tom böcekleri toplamak için bir böcek ağı kullandı.

Tom fing mit Hilfe eines Insektennetzes Insekten.

Tom ve Maria, mantar toplamak için ormana gittiler.

Tom und Maria gingen in den Wald, um Pilze zu sammeln.

Hava güzel olursa, onlar mantar toplamak için ormana gidecek.

Wenn es das Wetter erlaubt, werden sie in den Wald gehen, um Pilze zu sammeln.

Ve anlık veriyi toplamak için her biri milyonlarca dolar olan,

Um dort in-situ-Daten zu sammeln, braucht man große Schiffe,

Devlet başkanı bize lanetli Yankeelerin ülke genelinde biyometrik malzemeyi toplamak olduğunu anlattı.

Das Staatsoberhaupt hat uns erklärt, dass die verdammten Yankees im ganzen Land biometrisches Material sammeln.

Ama biliyorsunuz, tüm bu cümleleri toplamak ve kendimiz için saklamak hazin olacaktır. Ki Tatoeba'nın açık olmasının nedeni budur. Bizim kaynak kodumuz açıktır. Bizim bilgimiz açıktır.

Aber es wäre doch schade, all diese Sätze zu sammeln, um sie dann nur für uns zu behalten. Denn es gibt so viel, was man damit machen kann. Darum ist Tatoeba offen. Unser Quellcode ist offen. Unsere Daten sind offen.