Translation of "Kullandı" in French

0.005 sec.

Examples of using "Kullandı" in a sentence and their french translations:

Kafasını kullandı.

Elle a utilisé sa tête.

O sözlerini kullandı.

Elle a traduit cela avec ses propres mots.

Yeni makineyi kullandı.

Il a fait fonctionner la nouvelle machine.

O, kafasını kullandı.

Il a utilisé sa tête.

Tom başını kullandı.

- Tom a utilisé sa tête.
- Tom utilisait sa tête.

Deneyinde güvercinleri kullandı.

- Il a utilisé des pigeons dans son expérience.
- Il utilisa des pigeons dans son expérience.

Onlar oy kullandı.

Ils votaient.

O, sözlüğü kullandı.

- Il a utilisé le dictionnaire.
- Il utilisa le dictionnaire.

O, çok bal kullandı.

Il employait beaucoup de miel.

Onlar gerçek serum kullandı.

- Ils ont employé du sérum de vérité.
- Ils employèrent du sérum de vérité.
- Elles ont employé du sérum de vérité.
- Elles employèrent du sérum de vérité.

O, prezervatif kullandı mı?

- A-t-il utilisé une capote ?
- A-t-il utilisé un préservatif ?

Kral, nüfuzunu kötüye kullandı.

Le roi a abusé de son pouvoir.

O deneyinde güvercinleri kullandı.

- Il utilisa des pigeons dans son expérience.
- Il utilisait des pigeons dans son expérience.

- O, şemsiyesini bir silah olarak kullandı.
- Şemsiyesini silah olarak kullandı.

Il a utilisé son parapluie comme arme.

O tereyağ yerine margarin kullandı.

- Elle a employé de la margarine à la place du beurre.
- Elle utilisa de la margarine à la place du beurre.
- Elle employa de la margarine à la place du beurre.

Radyoda müzik dinlerken araba kullandı.

Il a conduit la voiture, en écoutant de la musique à la radio.

Büroya gitmek için araba kullandı.

Elle a pris sa voiture pour aller au bureau.

O bir yakınlaştırma lensi kullandı.

- Elle employa une lentille grossissante.
- Elle a employé une lentille grossissante.

Tom buna karşı oy kullandı.

Tom a voté contre.

- Kral gücünü kötüye kullandı.
- Kral otoritesini kötüye kullandı.
- Kral, iktidarını abuze etti.

- Le roi a abusé de son pouvoir.
- Le roi abusa de son pouvoir.

O reçel yapmak için elmalar kullandı.

Elle utilisa des pommes pour faire la confiture.

Al Capone, Thompson makineli tüfek kullandı.

Al Capone employait le pistolet mitrailleur Thompson.

O beni bir kobay gibi kullandı.

Il m'a utilisé comme cobaye.

Polis kapıyı kırmak için koçbaşı kullandı.

La police a utilisé un bélier pour défoncer la porte.

Üçüncü kata çıkmak için asansörü kullandı.

Elle a pris l'ascenseur pour le troisième étage.

Kumarbaz aldatmak için hileli zar kullandı.

Le joueur a triché en utilisant des dés pipés.

Dokuz milyon insan seçimde oy kullandı.

Neuf millions de personnes ont voté pour cette élection.

O her fırsatı kendi çıkarına kullandı.

Elle profita de chaque opportunité.

- Hırsız arabaya zorla girmek için bir tornavida kullandı.
- Hırsız arabaya girmek için bir tornavida kullandı.

Le voleur a utilisé un tournevis pour s'introduire dans la voiture.

Beni av stratejisinin bir parçası olarak kullandı.

Elle se sert de moi pour chasser.

- O, güvenimizi kötüye kullandı.
- Güvenimizi suistimal etti.

Il a abusé de notre confiance.

Tozu silmek için nemli bir bez kullandı.

Elle a utilisé un chiffon humide pour essuyer la poussière.

Başbakan zaten ikamet ettiği kentte oy kullandı.

Le Premier ministre a déjà voté dans sa ville de résidence.

O yurt dışındayken, sık sık Skype kullandı.

- Comme elle était à l'étranger, elle téléphona fréquemment par Skype.
- Comme elle était à l'étranger, elle téléphonait fréquemment par l'intermédiaire de Skype.
- Comme elle était à l'étranger, elle téléphonait fréquemment avec Skype.
- Quand elle était à l'étranger, elle téléphona fréquemment par Skype.

Tom üçüncü kata çıkmak için asansörü kullandı.

Tom a pris l'ascenseur pour le troisième étage.

Mary üçüncü kata çıkmak için asansörü kullandı.

Marie a pris l'ascenseur pour le troisième étage.

Hemşire tansiyonumu ölçmek için tansiyon aleti kullandı.

- L'infirmière utilisa un tensiomètre pour vérifier ma pression sanguine.
- L'infirmier utilisa un tensiomètre pour vérifier ma pression artérielle.

İngilizceyi pratik yapmak için her fırsatı kullandı.

Il mettait à profit chaque occasion d'exercer l'anglais.

- Torbayı yapmak için koca bir parça kağıt kullandı.
- Çanta yapmak için büyük bir parça kâğıt kullandı.

Il utilisa un grand morceau de papier pour confectionner le sac.

O, baş ağrısını erken ayrılmanın mazereti olarak kullandı.

Il a pris prétexte d’un mal de tête pour rentrer plus tôt.

Ezici bir çoğunluk acımasız cezanın kaldırılması için oy kullandı.

Une majorité écrasante vota pour l'abolition de ce châtiment brutal.

- O araba sürdü.
- Arabayı o kullandı.
- Arabayı o sürdü.

- Il conduisait la voiture.
- Il conduisit la voiture.
- Il a conduit la voiture.

Tesisatçı bizim lavaboyu tamir etmek için birçok alet kullandı.

Le plombier a utilisé de nombreux outils pour réparer notre évier.

O, ülke dışında olduğu için sık sık Skype kullandı.

Comme elle était à l'étranger, elle téléphona fréquemment par Skype.

İlk başta ıstakoz avlamak için de yengeç yönteminin aynısını kullandı.

Elle a employé la même méthode pour chasser le homard.

Bilim adamları hesaplamalarını yapmak için bir IBM ana çerçeve bilgisayarı kullandı.

Les scientifiques ont employé un ordinateur central IBM pour effectuer leurs calculs.

Napolyon ana orduyla ona katılmak için yarışırken, Rusları savuşturmak için birliklerini ustalıkla kullandı .

pour repousser les Russes, tandis que Napoléon courait pour le rejoindre avec l'armée principale.

Bill Clinton Monica Lewinsky ile olan ilişkisini açıklamak isterken muğlak bir dil kullandı.

Bill Clinton parla dans un langage ambigu lorsqu'on lui a demandé de décrire sa relation avec Monica Lewinsky.