Translation of "Kulübede" in German

0.018 sec.

Examples of using "Kulübede" in a sentence and their german translations:

Ailem bir kulübede yaşıyordu.

Meine Familie lebte in einer Hütte.

O, bir kulübede tek başına yaşıyordu.

Sie lebte allein in einer Hütte.

Naoki fakirdi ve bir kulübede yaşardı.

Naoki war arm und lebte in einer Hütte.

Ben o günlerde sahildeki bir kulübede yaşadım.

In jenen Tagen lebte ich in einer Hütte am Strand.

O bataklıkta küçük bir kulübede tek başına yaşıyor.

Er wohnt allein in einer kleinen Hütte im Sumpf.

Amerika Birleşik Devletleri'nin 16. başkanı Abraham Lincoln, Kentucky'de bir kulübede doğdu.

Abraham Lincoln, der 16. Präsident der Vereinigten Staaten, wurde in einem Blockhaus in Kentucky geboren.