Translation of "Kararsız" in German

Tom kararsız.

Tom ist unentschlossen.

Aklım kararsız.

Ich bin hin- und hergerissen.

Dişi hâlen kararsız.

Sie ist noch unentschlossen.

Tom kararsız görünüyor.

Tom sieht unentschlossen aus.

Tom kararsız değildi.

Tom war nicht vage.

- Tom kararsız.
- Tom gelgeç akıllı.

Tom ist labil.

Genellikle bu kadar kararsız değilim.

Normalerweise bin ich nicht so unentschlossen.

Onlar kararsız. Onlar ne istediklerini bilmiyorlar.

Sie sind unentschlossen: sie wissen nicht, was sie wollen.

- Tom şüpheli görünüyor.
- Tom emin değil gibi görünüyor.
- Tom kararsız duruyor.

Tom scheint unsicher zu sein.

Lannes, Pułtusk'ta daha büyük bir Rus gücüne saldırdı, ancak bu kanlı ve kararsız bir olaydı.

Lannes griff eine größere russische Truppe in Pułtusk an, aber es war eine blutige, unentschlossene Angelegenheit.