Translation of "Bahane" in German

Hiç bahane uydurma!

Erfinde keine Ausreden!

O sadece bir bahane.

Das ist doch bloß eine Ausrede.

O bir bahane uydurdu.

Er dachte sich eine Ausrede aus.

Hiçbir bahane duymak istemiyorum.

Ich möchte keine Ausreden hören.

Tom bir bahane uydurdu.

Tom dachte sich eine Ausrede aus.

O bir bahane düşündü.

Er dachte sich eine Ausrede aus.

- Geç kaldığı için bir bahane buldu.
- Gecikmesine bir bahane uydurdu.

Er erfand eine Ausrede für sein Zuspätkommen.

Onun gecikmesi için hiçbir bahane yok.

Es gibt keine Rechtfertigung für seine Verspätung.

Tom, tiyatroya gitmek zorunda olmamak için bahane arıyor.

Tom sucht nach einer Ausrede, um nicht ins Theater gehen zu müssen.

O partiye gitmemek için iyi bir bahane uydurdu.

Er erfand eine gute Ausrede, warum er nicht zur Party kommt.

Mary beni görmek istemiyor, fakat onunla konuşmak için bir bahane bulmak zorundayım.

Maria will mich nicht sehen, aber ich muss einen Vorwand für ein Gespräch mit ihr finden.

Hasta olma sana en azından evde kalmak ve film izlemek için mükemmel bir bahane verir.

Wenn man krank ist, hat man wenigstens eine gute Ausrede, um daheimzubleiben und Filme anzuschauen.