Translation of "Bırakamayız" in German

0.008 sec.

Examples of using "Bırakamayız" in a sentence and their german translations:

Tom'u bırakamayız.

Wir können Tom nicht verlassen.

Tom'u yalnız bırakamayız.

Wir können Tom nicht allein lassen.

Sadece Tom'u arkada bırakamayız.

Wir können Tom nicht einfach alleinlassen.

Mahkumları bugün serbest bırakamayız.

Wir können die Gefangenen heute nicht freilassen.

Sadece onu burada bırakamayız.

Wir können ihn nicht einfach hierlassen.

Biz onu böyle bırakamayız.

Wir können sie nicht so zurücklassen.

Biz onu bu şekilde bırakamayız.

Wir können ihn nicht in diesem Zustand lassen.

Biz sadece onu burada bırakamayız.

Wir können ihn nicht einfach hierlassen.

Biz Tom'u burada tek başına bırakamayız.

Wir können Tom hier nicht einfach so sich selbst überlassen.

Tom'u burada bırakamayız. Tek başına hayatta kalamaz.

Wir können Tom nicht hier zurücklassen. Er würde, auf sich allein gestellt, nicht überleben.

- Çabalamadan vazgeçemeyiz.
- Mücadele etmeden bırakamayız.
- Çabalamadan pes edemeyiz.

Wir können nicht kampflos aufgeben.

Çadırlarımızı şimdi oldukları yerde sahilde bırakamayız. Eğer bırakırsak, su yükseldiğinde su altında kalacaklar.

Wir können unsere Zelte nicht da am Strand lassen, wo sie jetzt sind. Sonst stehen sie, wenn die Flut kommt, unter Wasser.