Translation of "şansına" in German

0.003 sec.

Examples of using "şansına" in a sentence and their german translations:

Tom şansına inanamadı.

Tom konnte sein Glück nicht fassen.

- Kötü talih!
- Şansına küs!

Pech gehabt!

Mary iyi şansına inanamadı.

Maria konnte ihr Glück gar nicht fassen.

Tom iyi şansına inanamadı.

Tom konnte sein Glück gar nicht fassen.

Büyük felaketleri önleme şansına sahip olabilir.

die Chance haben, große Katastrophen zu vermeiden.

- O, anahtarlarını bulduğu için şanslıydı.
- Şansına anahtarlarını bulmuştu.

Er hatte Glück, dass er seine Schlüssel fand.

- Tom şansına inanamıyor.
- Tom bu kadar şanslı olduğuna inanamıyor.

Tom kann sein Glück nicht fassen.

Bir gün, Malezya'nın tüm çocukları mükemmel bir eğitime ulaşma şansına sahip olacak.

Eines Tages werden alle Kinder in Malaysien die Gelegenheit haben, eine ausgezeichnete Bildung zu genießen.