Translation of "Olduğuna" in Chinese

0.006 sec.

Examples of using "Olduğuna" in a sentence and their chinese translations:

Ne olduğuna bak.

看看發生了什麼。

Haklı olduğuna memnunum.

很高兴你是对的。

Burada olduğuna göre, başlayabiliriz.

既然你在這裡, 那我們就開始吧。

Tom'un haklı olduğuna inanıyorum.

我相信湯姆是對的。

Söylentinin doğru olduğuna inanılıyor.

這則謠言令人信以為真。

Onun masum olduğuna inanıyor.

她相信他是無辜的。

Bilginin güç olduğuna inanıyorum.

我相信,知识就是力量。

Dünyanın düz olduğuna inanılıyordu.

以前的人以為地球是平的。

Evli olduğuna hâlâ inanamıyorum.

我仍然無法相信你結婚了。

Dünyanın düz olduğuna inanıyorlardı.

他們以為地球是平的。

Onun hatalı olduğuna eminim.

我確定他是錯的。

Senin dürüst olduğuna inanıyorum.

我相信你是诚实的。

Bunun gereksiz olduğuna inanıyorum.

我相信這是不必要的。

Kendinin yanılmaz olduğuna inanıyor.

他自以为是。

Bir insanın mutluluğu neye sahip olduğuna değil, kendisinin ne olduğuna bağlıdır.

人的幸福不在于他拥有什么,而在于他是什么样的人。

Böyle şeylerin var olduğuna inanmıyorum.

我不相信這樣的事情存在。

Çocuk dünyanın düz olduğuna inanıyor.

那個小孩以為地球是平的。

Hayaletlerin var olduğuna inanıyor musunuz?

你相信鬼存在吗?

Oğlunun hâlâ hayatta olduğuna inanıyor.

她相信自己的儿子还活着。

Onun masum olduğuna ikna oldum.

我相信他是無辜的。

O, kendisinin hasta olduğuna inandırdı.

她裝病。

Ben onun mutlu olduğuna inanıyorum.

我相信他是幸福的。

Allah'ın var olduğuna inanıyor musun?

你相信神存在嗎?

Onlar Jane'in dürüst olduğuna inanıyorlar.

他們相信珍是誠實的。

Tom'un çok havalı olduğuna inanıyorum.

我認為湯姆很酷。

Benim tarafımda olduğuna kesin gözüyle baktım.

我理所當然認為你會站在我這邊。

Hristiyanlıkta İsa'nın, Tanrı'nın oğlu olduğuna inanılır.

基督徒认为耶稣是上帝的儿子。

O aramızda bir casus olduğuna inanıyor.

他认为我们当中有一个奸细。

Bunun gerçek bir Picasso olduğuna inanıyorum.

我认为是一幅毕加索的原画。

O, analizinin doğru olduğuna ısrar ediyor.

她堅持自己的分析是正確的。

Bu bilginin doğru olduğuna garanti veririm.

我保證這些資料是無誤的。

Onun haklı olduğuna dair bir hissim var.

我覺得他是對的。

Bazı insanlar okumanın zaman kaybı olduğuna inanıyorlar.

有些人认为阅读简直浪费时间。

Bir zamanlar insanlar dünyanın düz olduğuna inanırdı.

人们曾经相信地球是方的。

Olan şeyin bu olduğuna gerçekten inanıyor musun?

你真的相信那发生了吗?

Bu balığın bir tatlısu balığı olduğuna inanıyorum.

我相信這條魚是淡水魚。

Bu işin arkasında Tom'un olduğuna emin misin?

你确定汤姆落后这个?

Ben sınıfında en zeki çocuk olduğuna inanamıyorum.

我不敢相信你是你们班里面最聪明的孩子。

Eve varmaya yetecek kadar benzinimiz olduğuna eminim.

我很确定我们有足够好的汽油回家。

Onun masum olduğuna dair sıkı bir inancım var.

我堅信他是無辜的。

Bu kutunun içinde bir şey olduğuna yemin edebilirim.

我能发誓这箱子里有东西。

Kimin birinci olduğuna karar vermek için kura çekelim.

来抽签决定谁先走吧。

Öğretmeninle böyle bir yerde karşılaşmış olduğuna şaşırmış olmalısın.

在那种地方碰到你的老师,你应该很惊讶吧。

Bazı bilimciler sera etkisinin gerçek dışı olduğuna inanıyorlar.

有的科學家認為溫室效應是虛構的。

Tom'un bir eşcinsel olduğuna dair seninle yüz dolar bahse girerim.

我和你赌一百元,汤姆是同性恋。

Tom'un Mary'nin bir seri katil olduğuna dair hiçbir fikri yoktu.

汤姆不知道玛丽是个连环杀手。

Tom televizyonda neler olduğuna bakmak için yayın akışını kontrol etti.

汤姆检查电视时间表,看看在上映什么。

O hayvanat bahçesinde bir kar leoparı olduğuna hâlâ inanamıyorum. Onların tehlike altındaki bir tür olduğunu düşünüyordum.

我还不敢想象他们在那个动物园里有一个雪豹,我以为它们是一种濒危物种。

Bir zamanlar Zhuangzi, rüyasında bir kelebek olduğunu gördü ama uyandığında bir kelebek olduğunu gören Zhuangzi mi yoksa şu anda Zhuangzi olduğunu gören bir kelebek mi olduğuna emin olamadı.

庄子曾梦见自己化身为蝶,当他醒来,他分不清是自己刚刚梦见自己变成蝴蝶呢,还是蝴蝶正梦见它变成了庄子。