Translation of "Tanıdık" in French

0.007 sec.

Examples of using "Tanıdık" in a sentence and their french translations:

Birbirimizi tanıdık.

nous avons appris à nous connaître,

Tanıdık geliyor.

Cela semblait familier.

Tanıdık görünüyorsun.

- Tu me dis quelque-chose.
- Vous me dites quelque chose.

Tanıdık görünüyor.

Elle me dit quelque chose.

Bu tanıdık geliyor.

- Ça me semble familier.
- Ça m'évoque quelque chose de familier.

Tom tanıdık geliyor.

- Tom me semble familier.
- Tom a un visage familier.

O tanıdık geliyor.

- Ça me semble familier.
- Ça m'évoque quelque chose de familier.

O tanıdık görünüyor.

Il me semble le connaître.

Tanıdık geldi mi?

- Ça te semble familier ?
- Ça te rappelle quelque chose ?
- Ça vous rappelle quelque chose ?
- Cela te semble-t-il familier ?
- Cela vous semble-t-il familier ?

O, tanıdık görünüyor.

Ça a l'air familier.

O, tanıdık geliyor.

Ça semble familier.

- Bu sana tanıdık geldi mi?
- Bu sana tanıdık geliyor mu?
- Bu size tanıdık geldi mi?
- Bu size tanıdık geliyor mu?

- Cela te semble-t-il familier ?
- Cela vous semble-t-il familier ?

Işte yarasaları yakından tanıdık

ici, nous connaissons les chauves-souris de près

Manzara bana tanıdık değil.

Ce paysage ne m'est pas familier.

Yazarın adı bize tanıdık.

Le nom de l'auteur nous est familier.

Deyiş bize oldukça tanıdık.

L'adage nous est tout à fait familier.

Bu şarkı bana tanıdık.

Cette chanson m'est familière.

Adınız bana tanıdık geliyor.

- Votre nom m'est familier.
- Ton nom m'est familier.

Onun adı tanıdık geliyor.

- Son nom m'est familier.
- Son nom me semble familier.

O adam tanıdık geliyor.

Cet homme me dit quelque chose.

Bu şarkı bize tanıdık.

Cette chanson nous est familière.

Adın bana tanıdık geliyor.

Votre nom m'est familier.

Sizin yüzünüz bana tanıdık.

Tu me dis quelque-chose.

O ses tanıdık geliyor.

Cette voix semble familière.

Bu his tanıdık geldi mi?

Vous connaissez ce sentiment ?

Bu bana biraz tanıdık geldi

Cela me semble un peu familier

Bu kelime bana tanıdık değil.

Ce mot ne m'est pas familier.

Tanıdık görünüyorsun. Seni tanıyor muyum?

- Vous me semblez familier. Est-ce que je vous connais ?
- Vous me semblez familière. Est-ce que je vous connais ?
- Vous me semblez familiers. Est-ce que je vous connais ?
- Vous me semblez familières. Est-ce que je vous connais ?
- Tu me sembles familière. Est-ce que je te connais ?
- Tu me sembles familier. Est-ce que je te connais ?

Onun adı bana tanıdık geliyor.

Son nom m'est connu.

Konu bizim için oldukça tanıdık.

- Ce problème ne nous est pas inconnu.
- Ce problème nous est connu.

Neden o isim tanıdık geliyor.

Pourquoi est-ce que ce nom semble familier ?

Sesin bana çok tanıdık geliyor.

Votre voix me semble très familière.

Yavru, nihayet tanıdık bir çağrı duyuyor.

Enfin, la petite entend un appel familier.

Ve aşağıda tanıdık bir isimle karşılaştım.

et j'ai remarqué un nom bien connu sur la porte d'en bas.

Şarkı şimdi bize çok tanıdık geliyor.

La chanson nous est désormais très familière.

- İsmin yabancı gelmiyor.
- İsmin tanıdık geliyor.

Votre nom m'est familier.

Şu adam sana tanıdık görünüyor mu?

Ce type vous dit-il quelque chose ?

O araba sana tanıdık gelmedi mi?

- Cette voiture ne semble-t-elle pas familière ?
- Cette voiture n'a-t-elle pas un air familier ?

Şu adam belli belirsiz tanıdık görünüyor.

Cet homme m'a l'air vaguement familier.

Bu melodi hepimiz için oldukça tanıdık.

Nous connaissons tous bien cette chanson.

Biz onu hep gülen adam olarak tanıdık

nous le connaissons toujours comme un homme souriant

O bir arkadaştan daha çok bir tanıdık.

- C'est plus une connaissance qu'une amie.
- Elle est plus une relation qu'une amie.

- Şarkı bize tanıdık geliyor.
- Şarkı bizim için tanıdıktır.

La chanson nous est connue.

İlk başta birbirimizi hiç tanımıyorduk. Zamanla birbirimizi tanıdık.

A la première approche, nous n'étions pas familier. Nous avons appris à nous connaître avec le temps.

Cennette bir ev alabilirler, size tanıdık gelecek şarkıya isim vermiş Seul'deki

maison dans ce paradis sur Terre qu'est ce célèbre quartier de Séoul avec un nom qui va vous sonner

O benim için ne bir erkek kardeş ne de bir tanıdık.

Il n'est pour moi ni un frère ni une connaissance.

Ekonomi ve felsefe gibi soyut konular hakkında konuşmak benim için hâlâ zor, çünkü onlar benim için çok tanıdık kelimeler değil.

Il m'est encore difficile de parler sur des sujets abstraits comme l'économie ou la philosophie, car ce ne sont pas des mots que j'ai l'occasion de rencontrer souvent.