Translation of "Ayrılırken" in French

Kıtalar ayrılırken

alors que les continents partent

Ayrılırken gözyaşlarımı tutamadım.

Je n'ai pas pu retenir mes larmes quand nous nous sommes quittés.

Sami ayrılırken eşyalarını aldı.

Sami a emporté ses affaires lorsqu'il est parti.

Toplantı salonundan ayrılırken lütfen ışığı kapatın.

Lorsque vous quittez la salle de réunion, éteignez la lumière s'il vous plait.

Tam evden ayrılırken yağmur yağmaya başladı.

Il s'est mit à pleuvoir juste quand je suis parti de chez moi.

Tren istasyonundan ayrılırken bir adam gördüm.

En sortant de la gare, je vis un homme.