Translation of "Yatağı" in English

Lütfen yatağı yapın.

Please make the bed.

Yatağı duvarın yanında.

Her bed is next to the wall.

Mary yatağı topluyor.

Mary is making the bed.

O kimin yatağı?

Whose bed is that?

Tom'un yatağı bozulmamıştı.

Tom's bed hasn't been slept in.

Tom'un yatağı boş.

Tom's bed's empty.

önemli petrol yatağı bulundu.

were discovered in the vicinity of Abu Dhabi, the capital of the Emirates.

Hangi yatağı kullanmak istiyorsun?

Which bed do you want to use?

Yatağı oldukça rahat buldum.

I found the bed quite comfortable.

Onun yatağı duvarın yanında.

His bed is next to the wall.

Yatağı çok rahat buldum.

I found the bed very comfortable.

Sabahleyin katlanır yatağı temizleriz.

In the morning, we clear the futon.

Aynı yatağı ve evi paylaşacaktık,

We'd share the same bed and home,

Yatağı yaptığında yastıkları kabartmayı unutma.

When you make the bed, don't forget to fluff up the pillows.

Uyumak için hangi yatağı istersin?

- Which bed do you want to use?
- On which bed would you like to sleep?

Onların fazladan bir yatağı var.

They have an extra bed.

Bu yatağı ve kahvaltıyı seviyorum.

I love this bed and breakfast.

Ben bir su yatağı istiyorum.

I want a waterbed.

Ayrıca yatağı yumurta için daha sıcak

It also causes some changes

Geleceğin hastane yatağı kendi evlerimizde olacak.

The hospital bed of the future will be in our own homes.

Ben on yaşına kadar yatağı ıslatırdım.

I wet the bed until I was ten years old.

Yatağı yapması için birini gönderir misiniz?

Could you send someone up to make the bed?

Plaj yatağı olmadan nasıl plaja gidebiliriz?

How can we go to the beach without beach beds?

Sami bir yatağı Leyla ile paylaştı.

Sami shared a bed with Layla.

Tom'un yatağı bir Pikachu battaniye ile örtülüdür.

Tom's bed is covered by a Pikachu blanket.

Onun topaklı yatağı ayın kraterli yüzeyi gibi görünüyordu.

His lumpy bed looked like the cratered surface of the moon.

Tom sıcak yatağı terk edemez ve uykuya geri döner.

Tom can't leave the warm bed and goes back to sleep.

Odanın sadece bir yatağı, bir masası ve bir sandalyesi vardı.

The room had only a bed, a table and a chair.

Onun 153 x 203 cm boyutlarında iki kişilik bir yatağı var.

He has a queen-sized bed.

Eski kulübenin sadece bir yatağı vardı, bu yüzden biz hepimiz onun içinde sırayla uyuduk.

The old cottage had only one bed, so we all took turns sleeping in it.