Translation of "Yanaktan" in English

0.002 sec.

Examples of using "Yanaktan" in a sentence and their english translations:

Arkadaşlar birbirlerini yanaktan öptüler.

The friends kissed each other on the cheek.

O sadece yanaktan bir öpücüktü.

It was only a kiss on the cheek.

"Tom Mary'yi neresinden öptü?" "Yanaktan."

"Where did Tom kiss Mary?" "On the cheek."

Tom yanaktan bir öpücükle Mary'yi uyandırdı.

Tom woke Mary up with a kiss on the cheek.

Üç yaşındaki yeğenim beni yanaktan öptü.

My three-year-old niece kissed me on the cheek.

Tom Mary'ye yanaktan hafif bir öpücük verdi.

Tom gave Mary a light kiss on the cheek.