Translation of "Yürüyemiyordu" in English

0.003 sec.

Examples of using "Yürüyemiyordu" in a sentence and their english translations:

Tom yürüyemiyordu.

- Tom wasn't able to walk.
- Tom was unable to walk.

Artık yardım olmadan yürüyemiyordu.

He could no longer walk without help.

Sarhoş adam düz yürüyemiyordu.

The drunken man couldn't walk straight.

İşitme güçlüğü vardı ve yürüyemiyordu.

He had difficulty in hearing and could not walk.

O bir kazada yaralandığı için yürüyemiyordu.

Being injured in an accident, he could not walk.

Tom kazada yaralandı, bu yüzden iyi yürüyemiyordu.

Tom was injured in an accident, so he couldn't walk very well.

O bir kazada yaralandıktan sonra, artık yürüyemiyordu.

After he was injured in an accident, he could no longer walk.