Translation of "Tahıl" in English

O tahıl ticareti yapar.

He deals in grain.

ABD'den tahıl ithal ederiz.

We import grain from the United States.

En sevdiğin tahıl nedir?

What's your favorite cereal?

Benzer şekilde tahıl muhafaza ediyorlar,

they store their grain in similar ways,

Almanya tahıl ihraç ediyor mu?

Does Germany export grain?

Çiftçiler, tahıl tohumlarını ilkbaharda ekerler.

Farmers sow grain seeds in spring.

Tom kaseye biraz tahıl döktü.

Tom poured some cereal into a bowl.

Tam taneli tahıl tercih ediyorum.

I prefer whole-grain cereals.

Her sabah bir kase tahıl yerim.

I have a bowl of cereal every morning.

Her yıl Kanada'dan tahıl ithal ederiz.

We import grain from Canada every year.

Onlar birçok ülkeye tahıl ihracatı yapıyorlar.

They export grain to many countries.

Oh Zeus, çiftlik fazla tahıl sağlamıyor.

Oh Zeus, the farm does not provide much grain.

Ne kadar sıklıkla kahvaltıda tahıl yersin?

How often do you eat cereal for breakfast?

Clastidium'da ki garnizonun devasa tahıl ambarlarını teslim etmesine sebep oldu.

It directly caused the garrison at Clastidium to surrender the town's massive grain depot.

Tahıl üretiyoruz ve hayvan yetiştiriyoruz: ördekler, kazlar, koyunlar, keçiler ve inekler.

We grow grains and keep animals: ducks, geese, sheep, goats and cows.

Tom tahıl bulamacı kutusunu dolaptan çıkardı ve kendisine bir kase dolusu koydu.

Tom got a box of cereal out of the cupboard and poured himself a bowlful.

- Tom tam-buğday ürünlerini tercih eder.
- Tom tam taneli tahıl tercih eder.

Tom prefers whole-grain cereals.