Translation of "Ediyorum" in Chinese

0.008 sec.

Examples of using "Ediyorum" in a sentence and their chinese translations:

Kabul ediyorum.

我同意。

İstifa ediyorum.

我放弃。

Tercüme ediyorum.

我在翻译。

Öneriyi kabul ediyorum.

我接受了报价。

Sürüngenlerden nefret ediyorum.

我讨厌爬行动物。

Senden nefret ediyorum!

我恨你!

Odamda dua ediyorum.

我正在我的房间里祈祷。

Pazartesilerden nefret ediyorum.

我讨厌星期一。

Senden nefret ediyorum.

我恨你。

Çalışmaktan nefret ediyorum.

我讨厌学习。

Futboldan nefret ediyorum.

我讨厌走球。

Önerini kabul ediyorum.

我同意你的建議。

Tamam. Kabul ediyorum.

好。我同意。

Hatamı kabul ediyorum.

感謝賜正。

Kedilerden nefret ediyorum.

我討厭貓。

Bilgisayarımdan nefret ediyorum.

- 我讨厌我的电脑。
- 我恨我的电脑。

Şapkasından nefret ediyorum.

我讨厌她的帽子。

Komşumdan nefret ediyorum.

我讨厌我的邻居。

Komşularımdan nefret ediyorum.

我讨厌我的邻居。

Sivrisineklerden nefret ediyorum.

我恨蚊子。

Ona gıpta ediyorum.

我嫉妒她。

Tekrar geleceğini ümit ediyorum.

我很希望你会再来。

Kimin geldiğini merak ediyorum.

我想知道谁来了。

Onu hakkında endişe ediyorum.

我擔心他。

- Dua ediyorum.
- Namaz kılıyorum.

我在祈禱。

Çamaşır makinesini tamir ediyorum.

我在修洗衣機。

Çince sözcükleri telaffuz ediyorum.

我正在读汉字。

Hatalı olduğumu itiraf ediyorum.

我承認我錯了。

Ne olacağını merak ediyorum.

我不知道會發生甚麼。

- Kabul ediyorum.
- Aynı fikirdeyim.

- 我同意。
- 同意。

Yarın Kanada'ya hareket ediyorum.

我明天要離開去加拿大。

Bazen işimden nefret ediyorum.

有時我很討厭我的工作。

Anlayıp anlamadığınızı merak ediyorum.

我还不知道你明不明白。

Bunu şiddetle tavsiye ediyorum.

我强力推荐它。

Ben Mary'yi teselli ediyorum.

我在安慰瑪麗。

Bazen kendimden nefret ediyorum.

偶尔我会讨厌我自己。

Yorgun olduğumu itiraf ediyorum.

我承认我很累。

Adalet için mücadele ediyorum.

我为正义而战。

Ben Tom'dan nefret ediyorum.

我讨厌汤姆。

Yarın Tokyo'ya hareket ediyorum.

我明天要離開去東京。

Terör örgütlerinden nefret ediyorum.

我痛恨恐怖主义组织。

- İtiraf ediyorum, biraz sarhoştum.
- Ben biraz sarhoş olduğumu itiraf ediyorum.

我承認當時是有點醉。

Onun nerede saklandığını merak ediyorum.

他到底躲在甚麼地方呢?

Ne zaman yiyebiliriz, merak ediyorum.

我不知道我們什麼時候可以吃。

Ben, dikkatsiz olduğumu itiraf ediyorum.

我承认我大意了。

Maria'nın erkek arkadaşından nefret ediyorum.

我讨厌玛丽的男朋友。

Gelecek hafta Şikago'ya hareket ediyorum.

我下週將離開去芝加哥。

Ben bütün kalbimle teşekkür ediyorum.

我衷心感谢您。

Paul'e ne olduğunu merak ediyorum.

我不知道保羅發生了什麼事。

Önümüzdeki cumartesi Şikago'ya hareket ediyorum.

下週六早上我要去芝加哥。

Bir şarkıcı olmayı ümit ediyorum.

我希望成为一名歌手。

- Ona gıpta ediyorum.
- Onu kıskanıyorum.

我羡慕他。

Ona ne olduğunu merak ediyorum.

我想知道在他身上发生什么事了。

- Evi onarıyorum.
- Evi tamir ediyorum.

我在修房子。

Benim geleceğim için mücadele ediyorum.

我为我前途奋斗。

Yardımınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

我先谢谢你的帮忙。

Onların boşanıp boşanmayacaklarını merak ediyorum.

我不知道他們是否會離婚。

- Tom'un başka ne istediğini merak ediyorum.
- Tom başka ne istiyor, merak ediyorum.

我想知道汤姆还要别的什么。

- Anne'in ne zaman geleceğini merak ediyorum.
- Anne'nin ne zaman geleceğini merak ediyorum.

我想知道安何時會來。

Neden bana kimsenin söylemediğini merak ediyorum.

不知道为什么没有人告诉过我。

Yarın yağmur yağıp yağmayacağını merak ediyorum.

我想知道明天是否会下雨。

Ona gerçeği söylemen için ısrar ediyorum.

我勸你告訴他實話。

Ben onun haklı olduğunu kabul ediyorum.

我承认他是对的。

Bunun aşk olup olmadığını merak ediyorum.

我不知道這是不是愛。

Bugün ne yapmam gerektiğini merak ediyorum.

我在想我今天该干什么。

İsmimi niçin listede tutmadıklarını merak ediyorum.

我奇怪他们为什么在表里把我的名字落下了。

Havanın yarın nasıl olacağını merak ediyorum.

不知道明天天气会怎么样呢?

Tom'un duygularını incitip incitmediğimi merak ediyorum.

我不知道我是不是伤害了汤姆的感情。

Tom'un beni sevip sevmediğini merak ediyorum.

我不知道湯姆是否喜歡我。

Uçuşlar hakkında ne düşündüğünüzü merak ediyorum.

我想知道你对乘坐飞机的看法。

Onun bunu neden yaptığını merak ediyorum.

我不知道他為什麼那樣做?

Onu tekrar yapabilip yapamayacağını merak ediyorum.

我不知道我能不能再做一次。

Onun beni sevip sevmediğini merak ediyorum.

我不知道他是否愛我。

Gerçekten onun iğrenç şakalarından nefret ediyorum.

我痛恨他的黄段子。

İfademin biraz doğrudan olduğunu itiraf ediyorum.

我承认,我的用词有点直接。

Eve giderken bulduğum radyoyu tamir ediyorum.

我在修理回家路上捡到的收音机。

Yazdığımın doğru olup olmadığını merak ediyorum.

我在想我寫的對不對。

Onun oraya yalnız gitmesine itiraz ediyorum.

我不同意她一个人去那儿。

Açık söylemek gerekiyorsa, Tom'dan nefret ediyorum.

说实话,我恨汤姆。

Lazer ışını alarm tetikleyicilerini kontrol ediyorum.

我在检查这里有没有激光警报装置。

Tom'un Fransızca konuşabilip konuşamayacağını merak ediyorum.

我不知道湯姆會不會說法語。

- Bizim kadar meşgul olup olmadığını merak ediyorum.
- Bizim kadar meşgul olup olmadığınızı merak ediyorum.

我担心你會跟我們一樣忙。

- İnşallah.
- Umarım.
- Umuyorum.
- Ümit ederim.
- Ümit ediyorum.

我希望如此。

Yazacak bir şeyin olup olmadığını merak ediyorum.

我懷疑你是否有東西可寫。

Hangi yolun en kısa olduğunu merak ediyorum.

我想知道哪一條路是最短的。

Karaokenin niçin çok popüler olduğunu merak ediyorum.

我不知道為什麼卡拉OK如此受歡迎。

Onun gerçekten ne demek istediğini merak ediyorum.

我自問她真正的意思是什麼。

Bu gece onun gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.

我不知道他今晚會不會來。

Onun kız kardeşine ne olduğunu merak ediyorum.

我想知道他姊姊發生了什麼事。

Onun niçin çok endişeli olduğunu merak ediyorum.

不知道她为什么这么担心呢。

- Taş evler yapıyorum.
- Taştan evler inşa ediyorum.

我建石头房子。