Translation of "Sırasını" in English

Tom sırasını bekledi.

Tom waited his turn.

Tom sırasını alsın.

Let Tom have his turn.

O sırasını bekledi.

He waited his turn.

Kelimelerin sırasını değiştirmelisin.

You have to change the word order.

Tom sırasını beklemedi.

Tom didn't wait for his turn.

Kelimelerin sırasını aynı bırakıp

Even if you leave the order of the words the same

Kelime sırasını değiştirmek zorundasın.

You have to change the word order.

Dan sırasını bile beklemedi.

Dan didn't even wait for his turn.

İki yıldır idam sırasını bekliyor.

He has been on death row for two years.

Bu, şeylerin mantık sırasını ters çevirmedir.

That's reversing the logical order of things.

Biz kasıtlı olarak onun sırasını atladık.

We skipped his turn on purpose.

Sayısız insan kasabın önünde sırasını bekliyor.

Countless people wait their turn in front of the butcher's.

Jane sırası geldiğinde, ve sırasını kaçırdığında çok sinirlenir.

Jane got too nervous when her turn came, and she blew her lines.

İdam sırasını bekleyen 1000'den fazla mahkumdan biri o.

He's one of the more than 1,000 inmates on death row.