Translation of "Bekliyor" in Arabic

0.011 sec.

Examples of using "Bekliyor" in a sentence and their arabic translations:

Anne bekliyor.

الأُم تنتظر.

Babam bekliyor.

الوالد ينتظر.

Tom bekliyor.

توم ينتظر.

O bekliyor.

إنهُ ينتظر.

Misafirleriniz bekliyor.

ضيوفك ينتظرون.

- Herkes seni bekliyor.
- Herkes sizi bekliyor.

- الكل ينتظرك.
- الجميع ينتظرونك.

Tom havaalanında bekliyor.

توم ينتظر في المطار.

Sami, Leyla'yı bekliyor.

سامي ينتظر ليلى.

Sami günlerdir bekliyor.

سامي ينتظر منذ أيّام.

Hepsi gece karanlığını bekliyor.

‫منتظرة ستار الليل.‬

Onlar seni bekliyor olmalılar.

لا بد أنهم ينتظرونك.

Yaklaşık 10 kişi bekliyor.

حوالي 10 أشخاص ينتظرون.

O, bir saattir bekliyor.

انتظر لساعة.

Tom seninle konuşmayı bekliyor.

ينتظرك توم للتحدث معك.

Ben içeride bekliyor olacağım.

سأنتظر في الدّاخل.

Fadıl ne için bekliyor?

ماذا ينتظر فاضل؟

Tom bir cevap bekliyor.

ينتظر توم ردًّا.

Şehirli avcılar da hazırda bekliyor.

‫والمفترسات الحضرية تنتظر.‬

Birisi sizi üst katta bekliyor.

أحدهم ينتظرك في الأعلى.

Herkesin bekliyor olduğuna bahse girerim.

أنا متأكّد أنّ الجميع ينتظر.

Bizi bekliyor olmalılar. Saat kaç?

لا بدّ أنهم ينتظرونا. كَم الساعة؟

Onun gerçeği söyleyeceğini gerçekten bekliyor muydunuz?

أتوقعت أن يقول الحقيقة؟

Ve, burada konuşlanıp gelecek destek için bekliyor.

ثم استقر وانتظر التعزيزات

Ancak bilim adamları bu sayının artmasını bekliyor.

لكن يتوقع العلماء زيادة هذا الرقم

Sular yükselene kadar... ...onu zorlu bir gece bekliyor.

‫حتى ارتفاع المد،‬ ‫أمامه ليلة متعبة.‬

Ted mezuniyetten sonra yurt dışına gitmeyi sabırsızlıkla bekliyor.

يخطط تيد للذهاب إلى الخارج بعد تخرج.

Acaba arkeolojik kazılar yapmak için neyi bekliyor olabliliriz ki?

ما الذي يمكن أن نتوقع القيام به الحفريات الأثرية؟

Bu sırada, Hannibal hattını sabit tutup, düşmanın ona yaklaşmasını bekliyor.

في هذه الأثناء، أمر حنبعل جنده بالبتشبث بمراكزهم مما سمح للعدو بالقدوم إليه

Açlar ve tamamen annelerine bağımlılar. Anneyi yoğun bir gece bekliyor.

‫جائعة وتعتمد بالكامل عليها.‬ ‫أمامها ليلة حافلة.‬

Seçim sizin. Kararınız neyse onu yapacağım. Bir karar verin. Dana bizi bekliyor.

‫الخيار لك. سأفعل ما تقرره.‬ ‫اتخذ قرارك. "دانا" في انتظارنا.‬

Ayda on beş milyar bir dinar olarak tahmin edilen faydalara ulaşmasını bekliyor.

لتوفيره اكثر من ثلاثمائة الف فرصة عملٍ فيه فقط وذلك عند