Translation of "Bırakıp" in English

0.005 sec.

Examples of using "Bırakıp" in a sentence and their english translations:

Öylece bırakıp gidemeyiz.

We can't just walk away.

Sen bırakıp gidemezsin.

You can't quit.

Kelimelerin sırasını aynı bırakıp

Even if you leave the order of the words the same

Tom bizi bırakıp gitmez.

Tom wouldn't run out on us.

Kitabı bırakıp kafasını kaldırdı.

He laid the book aside and looked up.

Tom koşmayı bırakıp soluklanmaya çalıştı.

Tom stopped running and tried to catch his breath.

Anahtarı içeride bırakıp dışarı çıktım.

- I locked myself out of my house.
- I was locked out of my house.

Anahtarı içeride bırakıp kapıyı örttüm.

I locked myself out of my house.

Onu burada öylece bırakıp gidemeyiz.

We can't just leave her here.

Hazineyi aramayı bırakıp eve döndü.

He stopped looking for the treasure and went back home.

Bebeklerini arkalarında bırakıp işe dönmelerini istemiyorum..

after three months and leaving their babies behind.

Tamam, bunu bırakıp bir gölge bulalım.

Okay, let's ditch this, and try and find some shade.

O gazeteyi bırakıp beni dinler misin?

Will you put down that paper and listen to me?

Beni arabanla bırakıp bırakamıyacağını merak ediyordum.

I was wondering if you could give me a lift.

Tom'un işini bırakıp bırakmadığını merak ediyorum.

- I wonder whether Tom has quit his job.
- I wonder whether or not Tom has quit his job.

TV açık bırakıp yatmaya gitmesi onun dikkatsizliği.

It was careless of him to go to bed with the TV on.

İçkiyi bırakıp davranışlarına çekidüzen vermeye karar verdi.

He decided to stop drinking and reform his behavior.

2015'te Japoncaya başladım, onu bırakıp İspanyolca öğrendim.

In 2015, I started Japanese, then stopped, learned Spanish,

Wall Street'teki kariyerimi bırakıp Gro İstihbarat'ı başlatmak üzere

That's the point I decided to walk away from a career on Wall Street

Tom kahveyi demlenmeye bırakıp e-postasını kontrol etti.

Tom started the coffee brewing, then checked his email.

"Will, neden içkiyi bir kenara bırakıp olumlu bir şey

he said, "Hey, Will, why don't you put the drink down

Bunu birkaç saat açık bırakıp alaca karanlıkta kontrol edeceğiz.

[Bear] So we'll leave that for a few hours and check it just before dawn.

Öyle bir model ki... milyarlarca insanı bir kenarda bırakıp

A model that excludes billions of people

Senin TV izlemeyi bırakıp biraz egzersiz yapman gerektiğini düşünüyorum.

I think you should stop watching TV and get some exercise.

- Ortalık bu hâldeyken çıkamam.
- Etraf bu hâldeyken bırakıp gidemem.

I can't leave the place looking like this.

Çünkü 2002, İtalya'nın İtalyan Lirası'nı bırakıp EURO kullanmaya başladığı yıldı.

Well, because 2002 was the year Italy abandoned the Italian Lira and started using the EURO.

İtalya Euro'yu bırakıp eskisi gibi devalüasyon ve ucuz üretim modeline

Should Italy abandon the euro so they can go back to their devaluation and cheap

Lütfen öyle dolanıp durmayı bırakıp sadece bir saniye oturur musun?

Would you please stop pacing around like that and just sit down for a second?

Eski işini bırakıp kendi işine başlaması kararı gerçekten işe yaradı.

His decision to quit his old job and start his own business really paid off.

Tanrı yapmakta olduğu işi yedinci gün bitirdi. O gün işi bırakıp dinlendi.

And on the seventh day God ended his work which he had made: and he rested on the seventh day from all his work which he had done.

Şehrin ışıklarını geride bırakıp karanlık açık okyanusa ulaşan kürklü foklar artık daha güvende.

Once beyond the city lights in the dark open ocean, the fur seals are safer.

- Sıcaktan dolayı pencerelerden birini açık bırakıp da uyudum.
- Sıcak yüzünden cam açık yattım.

Because of the heat, I slept with a window open.

Bu nedenle adam anasını babasını bırakıp karısına bağlanacak ve ikisi tek beden olacak.

Wherefore a man shall leave father and mother, and shall cleave to his wife: and they shall be two in one flesh.

Onun yakalamak için hangi yaklaşımı kullanmalıyız? Yapılacak en iyi şeyin, ışıkla birlikte bunu bırakıp

So what approach should we take to try and capture it? You reckon the best thing to do, is we'll leave this with the light on