Translation of "Sınavına" in English

Direksiyon sınavına girdim.

I went for my practical exam.

İngilizce sınavına hazırlanmak zorundayım.

- I have to prepare for the test in English.
- I have to prepare for the English test.

Dün giriş sınavına girdi.

She took the entrance exam yesterday.

Tom final sınavına giriyor.

Tom is taking his final exam.

O, final sınavına giriyor.

He is taking his final exam.

Mary final sınavına giriyor.

Mary is taking her final exam.

Giriş sınavına girecek misin?

Are you going to take the entrance examination?

Ya da LSAT sınavına çalışıyor

or study for the LSAT,

Geçen hafta ses sınavına katıldı.

She went in for the audition last week.

Bugün giriş sınavına girmek zorundayım.

I have to take the entrance examination today.

Dan ilk sınavına hazırlıksız gitti.

Dan went to his first exam unprepared.

Final sınavına giriyorsunuz, değil mi?

You are taking your final exam, aren't you?

O dün giriş sınavına girdi.

Yesterday she sat for the entrance examination.

Gelecek hafta, üniversiteye giriş sınavına gireceğim.

Next week, I will sit a university entrance examination.

Bu öğleden sonra final sınavına hazırlanacağım.

I'm going to prepare for the final exams this afternoon.

Erkek kardeşim bugün giriş sınavına giriyor.

My brother is taking the entrance examination today.

Ben gelecek yıl giriş sınavına katılmalıyım.

I must sit for the entrance examination next year.

Eğer istersen sana sınavına hazırlanmanda yardımcı olabilirim.

I could help you with your exam if you want.

Önümüzdeki hafta tekrar İngilizce sınavına girmek zorundayım.

I have to resit an English exam next week.

Gelecek hafta İngilizcede bütünleme sınavına girmek zorundayım.

I have to take a make up test in English next week.

Sınavına hazırlanmana yardımcı olabilirdim fakat yardımcı olmamı istemedin.

I could have helped you with your exam, but you didn't want me to.

Final notuna gelince, bu senin final sınavına bağlı.

As to your final grade, that depends on your final examination.

Japonya'da ulusal ebelik sınavına girme hakkı sadece kadınlara veriliyor.

In Japan, only women are entitled to take the national obstetrics exam.

Bir giriş sınavına katılmak zorunda kalmadan okula kabul edildim.

I was admitted to school without having to take an entrance examination.

Tom dün tüm günü bugünkü Fransızca sınavına çalışarak geçirdi.

Tom spent all day yesterday studying for today's French test.