Translation of "Resimlerine" in English

Aile resimlerine baktığımızda,

Looking at the family photos,

Jane'in resimlerine bakıyorum.

I am looking at the pictures of Jane.

Tom'un resimlerine sahibim.

I have pictures of Tom.

Tom'un resimlerine baktım.

I looked at Tom's pictures.

Tom kedi resimlerine bakmayı sever.

Tom likes to look at pictures of cats.

Tom hayvanların resimlerine bakmaktan hoşlanır.

Tom likes to look at pictures of animals.

Facebook'taki arkadaşlarının resimlerine bakmak vakit kaybıdır.

Looking at your Facebook friends' photos is a waste of time.

Tom Mary'nin resimlerine bakmasına izin vermedi.

Tom wouldn't let Mary look at his pictures.

Tom, Mary'nin bikini giymiş resimlerine sahip.

Tom has pictures of Mary wearing a bikini.

Hiç Tom'un çocuklarının resimlerine sahip misin?

Do you have any pictures of Tom's children?

Keşke Tom ve Mary'nin resimlerine sahip olsam.

I wish I had pictures of Tom and Mary.

Sadece yiyecek resimlerine bakmak bana mide bulantısı hissettiriyor.

Just looking at a picture of food makes me feel nauseous.

Edgar Degas'la tanışalım ve onunla birlikte onun resimlerine bakalım.

Let's meet Edgar Degas and look at his pictures with him.

- Sami, Leyla'nın bahçesinin resimlerine sahipti.
- Sami'de Leyla'nın bahçesinin resimleri vardı.

Sami had pictures of Layla's garden.

Ben bir çocukken, böceklere dokunmak beni bir parça rahatsız etmezdi. Şimdi neredeyse onların resimlerine bakmaya katlanamıyorum.

When I was a kid, touching bugs didn't bother me a bit. Now I can hardly stand looking at pictures of them.