Translation of "Planlama" in English

Planlama önemlidir.

Planning is important.

Planlama anahtardır.

Planning is key.

Olasılıklar için planlama yapmayı,

involves planning for contingencies,

1. ŞEHİR PLANLAMA DÜZENLEMELERİ

Town planning regulations

O, planlama bölümünde üyedir.

He belongs to the planning section.

O, planlama bölümünde çalışıyor.

He works in the planning section.

Saldırı yeterli planlama yapılmadan başladı.

The attack began without enough planning.

Daha iyi planlama talep ediyoruz.

We demand better planning.

Akıllı alışveriş dikkatli bir planlama gerektirir.

Smart shopping requires careful planning.

Planlar değersizdir ama planlama her şeydir.

Plans are worthless, but planning is everything.

Tom yeniden planlama yapmak zorunda kalacağını söyledi.

- Tom said he'd have to reschedule.
- Tom said that he'd have to reschedule.

Küçük bir planlama ile, sanırım şirketimizi zirveye götürebiliriz.

With a little planning, I think we can take our company to the top.

Çarpık kentleşme ve kaos pek çok planlama sorunları yaratır.

Urban sprawl and chaos create many planning problems.

Onların Tom'u cezalandırmak için planlama şekli biraz ciddi görünüyor.

The way they plan to punish Tom seems kind of severe.

Tom ve Mary bir bankanın nasıl soyulacağı üzerine planlama yapıyorlardı.

Tom and Mary were planning how to rob a bank.