Translation of "Olasılıklar" in English

0.010 sec.

Examples of using "Olasılıklar" in a sentence and their english translations:

Olasılıklar nedir?

- What're the odds?
- What are the odds?

Olasılıklar nasıl?

How are the odds?

Olasılıklar sonsuzdu.

The possibilities were endless.

Olasılıklar heyecan verici.

The possibilities are exciting.

Olasılıklar benim aleyhimeydi.

The odds were against me.

Olasılıklar benim aleyhime.

The odds are against me.

Olasılıklar için planlama yapmayı,

involves planning for contingencies,

Olasılıklar hakkında düşünmek zorundayız.

I have to think about the possibilities.

- Olasılıklar sonsuzdur.
- Olanaklar sonsuzdur.

The possibilities are infinite.

Biz olasılıklar hakkında heyecanlıyız.

We're excited about the possibilities.

Onlar oldukça kötü olasılıklar.

Those are pretty bad odds.

Tom olasılıklar hakkında heyecanlı.

Tom is excited about the possibilities.

- Sami tüm olasılıklar üzerinde düşündü.
- Sami bütün olasılıklar hakkında düşündü.

Sami thought of all the possibilities.

Biz birçok olasılıklar hakkında konuştuk.

We talked about many possibilities.

Olasılıklar her bir ufak yavrunun aleyhine.

The odds are stacked against each tiny hatchling.

Oyların nasıl verilebileceğine dair tüm olasılıklar

All possibilities of how the votes

- Hâlâ imkânlar var.
- Hâlâ olasılıklar var.

There are still possibilities.

- İmkânlar çok fazladır.
- Olasılıklar çok fazladır.

The possibilities are immense.

- Sonsuz olanaklar vardır.
- Sonsuz olasılıklar vardır.

There are infinite possibilities.

Ancak olasılıklar Kral Olaf ve adamlarına karşı yığılmıştı.

But the odds were stacked against King Olaf and his men.