Translation of "Nedenlerden" in English

0.004 sec.

Examples of using "Nedenlerden" in a sentence and their english translations:

O, nedenlerden biri.

That's one of the reasons.

Kişisel nedenlerden dolayı.

For personal reasons.

O, doğal nedenlerden öldü.

He died of natural causes.

O doğal nedenlerden ölmüştü.

He had died of natural causes.

Anlaşılabilir nedenlerden dolayı reddedildiler.

For understandable reasons, they have been rejected.

Yayılmaya zorlayan nedenlerden biri olabilir.

and to spread in search of colder regions.

- Kişisel nedenlerden dolayı.
- Kişisel nedenlerle.

For personal reasons.

Bazı nedenlerden dolayı işini bıraktı.

She quit her job for some reason.

Kişisel nedenlerden dolayı şirketten ayrıldı.

He left the company on account of personal reasons.

Ekonomik nedenlerden dolayı plandan vazgeçti.

He gave up the plan for economic reasons.

Yanlış nedenlerden dolayı kendini aşağıladı.

He puts himself down for the wrong reasons.

Profesör kişisel nedenlerden beni reddetti!

The professor rejected me for personal reasons!

Ben de aynı nedenlerden dolayı yazıyorum.

I write for those same reasons.

O, bazı nedenlerden dolayı popüler değildir.

He is unpopular for some reason.

Çeşitli nedenlerden dolayı bu oldukça şaşırtıcı.

This is quite surprising for several reasons.

Birçok nedenlerden dolayı Tom'dan nefret ediyorum.

I hate Tom for many reasons.

Bazı nedenlerden dolayı başarısız olursam, tekrar denerim.

If for some reason I failed, I'd try again.

Tom'un doğal nedenlerden ötürü ölmediğini mi düşünüyorsun?

Are you suggesting Tom didn't die of natural causes?

Bazı nedenlerden dolayı benim adım listede yok.

For some reason, my name isn't on the list.

Sami, Leyla'nın doğal nedenlerden ölmediğine ikna oldu.

Sami was convinced Layla did not die from natural causes.

Bazı nedenlerden dolayı, müşteri kaybediyor gibi görünüyoruz.

For some reason, we seem to be losing customers.

Bazı nedenlerden dolayı mikrofon şu ana kadar çalışmıyordu.

For some reason the microphone wasn't working until now.

Çeşitli nedenlerden dolayı onu çabucak yapmak mümkün olmadı.

For various reasons, it has not been possible to do that quickly.

Fadıl, 76 yaşında doğal nedenlerden dolayı hapishanede öldü.

Fadil died in prison, aged 76, of natural causes.

Lonesome George, türünün kalan son kaplumbağası, bilinmeyen nedenlerden öldü.

Lonesome George, the last remaining tortoise of his kind, died of unknown causes.

Için hazırlanmış iki tane chat bot işte yine benzer nedenlerden

which were launched in China to chit chat with users on Chinese social media sites

- Maria birçok nedenlerden dolayı işinden nefret ediyor.
- Maria pek çok nedenden dolayı işinden nefret ediyor.

Maria hates her job for many reasons.

- Sami doğal sebeplerden ötürü ölmedi.
- Sami doğal sebeplerden dolayı ölmedi.
- Sami doğal nedenlerden ötürü ölmedi.

Sami didn't die of natural causes.