Translation of "Nancy" in English

0.022 sec.

Examples of using "Nancy" in a sentence and their english translations:

Nancy Londralıdır.

Nancy is from London.

- Nancy kız kardeşimi andırıyor.
- Nancy ablamı andırıyor.

Nancy resembles my sister.

Nancy trenden iniyor.

Nancy is getting off the train.

Nancy köpeklerden korkar.

- Nancy is afraid of dogs.
- Nancy is scared of dogs.

Nancy müzikten hoşlanır.

Nancy likes music.

Merhaba, ben Nancy.

Hello, I am Nancy.

Maalesef, Nancy haklıydı.

Unfortunately, Nancy was right.

Nancy yorgun gözüküyor.

Nancy looks tired.

Nancy nadiren gülümser.

Nancy seldom smiles.

Nancy çok çalıştı.

Nancy studied hard.

Nancy tenis oynamaz.

Nancy doesn't play tennis.

Merhaba, ben, Nancy!

Hello, it's me, Nancy!

Nancy köpeklerden korkuyor.

- Nancy is afraid of dogs.
- Nancy is scared of dogs.

Nancy yorgun görünüyor.

- Nancy seems tired.
- Nancy looks tired.

Merhaba. Ben Nancy.

Hello. I'm Nancy.

Nancy arkadaşlarıyla sohbet ediyor.

- Nancy is having a chat with her friends.
- Nancy is chatting with her friends

Nancy yetenekli bir hemşiredir.

Nancy is a capable nurse.

Nancy kız kardeşime benziyor.

- Nancy looks like my sister.
- Nancy resembles my sister.

Nancy gelen ilk kızdı.

Nancy was the first girl to come.

Nancy gülümsemeleri ile ekonomiktir.

Nancy is economical with her smiles.

Nancy çok yorgun görünüyor.

Nancy looks so tired.

Nancy bana yangından bahsetti.

Nancy told me about the fire.

Nancy aşırı stress altındadır.

Nancy is stressed out.

Nancy mutlu şekilde gülümsedi.

Nancy smiled happily.

Nancy samimiyetten yoksun görünüyor.

Nancy seems to lack sincerity.

Nancy dirseklerini dizlerinde dinlendirdi.

Nancy rested her elbows on her knees.

- Nancy Jack'le evlenecek kadar aptal olamaz.
- Nancy Jackl'le evlenilmeyeceğini bilecek kadar akıllıdır.
- Nancy Jack ile evlenmeyecek kadar mantıklıdır.

Nancy knows better than to marry Jack.

Nancy yolda biraz alışveriş yaptı.

Nancy did some shopping on the way.

Nancy masayı kendisi hareket ettiremedi.

Nancy couldn't move the desk herself.

Nancy kapalı yer oyunlarından hoşlanır.

Nancy enjoys indoor games.

Nancy yalnız bir yolculuğa çıktı.

Nancy set out on a solo journey.

Nancy, bu kitabı okumuş olamaz.

Nancy cannot have read this book.

Nancy dört kızın en güzelidir.

Nancy is the most beautiful of the four girls.

Nancy çok sevimli, değil mi?

Nancy is very cute, isn't she?

Nancy onu bir partiye çağırdı.

Nancy invited him to a party.

Nancy ile arkadaş olmak istiyorum.

I want to make friends with Nancy.

Geçen hafta sonu nasıldı, Nancy ?

How was last weekend, Nancy?

Nancy dirseklerini dizlerinin üstüne koydu.

Nancy put her elbows on her knees.

Nancy bu kitabı okumuş olamaz.

Nancy can't have read this book.

Nancy onu bir partiye davet etti.

Nancy invited him to a party.

Nancy bir çift kırmızı ayakkabı istiyor.

Nancy wants a pair of red shoes.

Nancy dün eski bir arkadaşına rastladı.

Nancy ran across an old friend of hers yesterday.

Nancy sınıfında en uzun boylu kız.

Nancy is the tallest girl in her class.

Nancy asla zamanında varmaktan geri kalmaz.

Nancy never fails to arrive on time.

Tom ve Nancy geçen ay ayrıldılar.

Tom and Nancy broke up last month.

Nancy çok arkadaşı olduğu için mutludur.

Nancy is happy in that she has many friends.

Nancy şimdi ödevini yapmak zorunda mı?

Does Nancy have to do her homework now?

Steve önümüzdeki hafta Nancy ile evlenecek.

Steve will get married to Nancy next week.

Nancy, işte senin için bir mektup.

Nancy, here's a letter for you.

Peter, Nancy bir süre içinde hazır olacaklar.

Peter, Nancy will be ready in while.

Hem Nancy hem de Jane okulda yoktu.

Both Nancy and Jane were absent from school.

Nancy caddenin karşısından beni başı ile selamladı.

Nancy greeted me with a nod from across the street.

Nancy kendisi için hiçbir şeye karar veremez.

Nancy can't decide anything for herself.

Nancy benim ilgilenmem için sert bir kız.

Nancy is a hard girl for me to deal with.

Nancy, bir köpeğe sahip olmak istiyor mu?

Does Nancy want to have a dog?

Nancy tek başına yurt dışında yaşamayı istemiyordu.

Nancy didn't mind living abroad by herself.

Nancy Bob'un yarışmada birincilik ödülünü kazanmasına şaşırdı.

Nancy was surprised that Bob won the first prize in the contest.

Nancy Paris'in yanı sıra Londra'ya da gitti

Nancy went to London as well as Paris.

Nancy daha önce bir dev panda görmemişti.

Nancy had never seen a giant panda before.

Nancy, burada sizin için bir mektup var.

Nancy, here's a letter for you.

Yarın Nancy için bir veda partisi vereceğiz.

We'll have a farewell party for Nancy tomorrow.

Max'ın Patricia'yı karşılaması gereken yerdeki Nancy idi.

It was Nancy where Max was supposed to meet Patricia.

Nancy ile bir randevu almada nasıl başarılı olabilirim?

How can I succeed in getting a date with Nancy?

Nancy Jack'le evlenmek gibi aptalca bir şey yapmazdı.

Nancy wouldn't do a stupid thing like getting married to Jack.

Yağmur yağdığı için, Nancy dışarı çıkmaya tereddüt etti.

Since it was raining, Nancy hesitated to go out.

Nancy ve Jane beş buçukta eve gitmek zorunda kaldı.

Nancy and Jane had to go home at five-thirty.

O, Nancy ile özel olarak konuşmanın bir yolunu buldu.

He contrived a means of speaking to Nancy privately.

Nancy beş yıldan fazla süredir ablam ile iyi ilişkiler içindedir.

Nancy has been on good terms with my sister for more than five years.