Translation of "Milyarder" in English

0.003 sec.

Examples of using "Milyarder" in a sentence and their english translations:

Ona milyarder diyorlar.

It is said that he is a billionaire.

Tom bir milyarder.

Tom is a billionaire.

Nasıl milyarder olabilirim?

How can I become a billionaire?

Tom nasıl milyarder oldu?

How did Tom become a billionaire?

Dünyada yaklaşık 1.800 milyarder vardır.

There are about 1,800 billionaires in the world.

O bir milyarder ve o bunu bilmiyor.

He's a billionaire and he doesn't know it.

Her zaman bir milyarder olmayı hayal ettim.

I always dreamed of being a billionaire.

Dünyada benim lisemdeki öğrencilerden daha fazla milyarder var.

There were more students at my high school than there are billionaires in the world.

Onun şirketi halka arz hisse sattığında Tom milyarder oldu.

Tom became a billionaire when his company sold shares in an initial public offering.

Tom o yatırımı yapmış olsaydı, bugün bir milyarder olurdu.

If Tom had made that investment, he'd be a billionaire today.

Bu eksantrik milyarder dünyanın en büyük sanat koleksiyonlarından birini topladı.

This eccentric billionaire has amassed one of the world's largest art collections.

Şu anda dünya çapında 2000'den biraz fazla milyarder var.

There are now slightly more than 2000 billionaires around the world.

Bir milyarder haline gelen bir girişimci olan Elon Musk hakkında bir çok görüş var

There are many opinions about Elon Musk, an entrepreneur who has become a billionaire

Uzun zaman önce, senin büyükannenin büyükanesi henüz doğmamışken, huysuz ve dikkatsiz bir milyarder yaşıyordu.O pis, kötü bir adamdı. Fakat yine de Amerika Birleşik Devletleri başkanlığına seçildi. Bu gerçekten bir kez oldu. İnan bana.

A long time ago when your grandma's grandma wasn't even born, there lived an ill-minded and reckless billionaire. He was a nasty, evil man. But nonetheless he was elected president of the United States of America. This really happened once. Believe me.