Translation of "Hayal" in English

0.020 sec.

Examples of using "Hayal" in a sentence and their english translations:

- Hayal kuruyorsun.
- Hayal kuruyorsunuz!!

You're dreaming.

Hayal edin:

Imagine that:

hayal ediyorsunuz.

you imagine the future.

Hayal kuruyorsun.

- You're dreaming.
- You are dreaming.

Hayal kuruyordum.

I was daydreaming.

Hayal et. '

Imagine that."

Hayal ediyorum.

I've been dreaming.

Hayal edilemez!

Unimaginable!

Onların hepsi hayal gücünüzün hayal ürünüdür.

They're all figments of your imagination.

hayal edip inanabilirsiniz

that you're breathing in a clear, bright light,

hayal kırıklığına uğradığım

that I was simply frustrated -

Şunu hayal edin:

Imagine this:

Hayal gerçek oldu.

The dream has come true.

Tom hayal görüyordu.

Tom was daydreaming.

Onu hayal etmezdim.

- I wouldn't have dreamt of it.
- I wouldn't have dreamed of it.

Niçin hayal ederiz?

Why do we dream?

Onu hayal ederdim.

I used to dream of him.

Hayal kırıklığına uğradım.

- I'm disappointed.
- I am disappointed.

Hayal görüyor olmalıyım.

I must be imagining things.

Sadece hayal ediyorum.

I am just dreaming.

Kimi hayal ediyordun?

Who were you dreaming about?

Hayal kırıklığına uğramadım.

I was not disappointed.

Hayal kurmak istiyorum.

I want to dream.

Seni hayal edeceğim.

I'll dream about you.

Hayal kuruyor olmalıyım.

I must be dreaming.

Onu hayal ettim.

I imagined that.

Tom hayal kuruyor.

- Tom is dreaming.
- Tom is daydreaming.

Herkes hayal eder.

Everyone dreams.

Hayal kurmayı severim.

I like to dream.

Bu bir hayal.

It's a pipe dream.

Hayal kırıklığına uğramıştın.

You were disappointed.

Hayal dünyasında yaşıyorlar.

- They're living in a fantasy world.
- They're living in lala-land.

Büyük hayal kurmalısın.

You should dream big.

Onlar hayal kurar.

They dream.

Hayal kırıklığına uğrama.

Don't be disillusioned.

Hayal gücümü kullanacağım.

I'll use my imagination.

Hayal kurmaktan vazgeç.

Stop dreaming.

Hayal kırıklığına uğramayın.

Don't be disappointed.

Hayal edebilir misin?

Can you imagine?

Fransızca hayal kurarım.

I dream in French.

Bence hayal görüyorsun.

I think you're imagining things.

Hayal etmek zor.

- It's hard to imagine.
- That's hard to imagine.

Üzgünüm, hayal kuruyordum.

Sorry, I was woolgathering.

Hayal gücünüzü kullanabilirsiniz.

You can use your imagination.

Film hayal kırıcıydı.

The movie was disappointing.

Hayal kırıklığına uğrayacağım.

I'll be disappointed.

Hepimiz hayal kurabiliriz.

We can all dream.

Çok hayal kurarım.

I dream a lot.

Hayal kırıklığına uğramıştım.

I was disappointed.

Hayal kurmak serbest.

Dreaming is free.

Onlar hayal kuruyor.

They were dreaming.

Kayıp hayal kırıklığıydı.

The loss was a disappointment.

Kaybetmek hayal kırıklığıydı.

It was disappointing to lose.

Onu hayal ediyorsunuz.

You're imagining it.

Hayal gücünü kullan.

Use your imagination.

Ne hayal kırıklığı!

What a disappointment!

Acını hayal edemiyorum.

I can't imagine your pain.

Uçtuğumu hayal ettim.

I dreamed I was flying.

Hayal dünyasında yaşıyor.

She lives in a dream world.

Onu hayal edebilirim.

I can imagine that.

Hayal ülkesinde yaşıyorsun.

- You're living in a fantasy land.
- You live in a fantasy world.

Ben hayal kuruyorum.

I'm daydreaming.

O hayal görüyor.

He is daydreaming.

Bu hayal gerçekleşecek.

This dream will come true.

Hayal kurmak iyidir.

It's good to dream.

Acı hayal edilemezdi.

The suffering was unimaginable.

Hayal gücümü canlandırdı.

It stimulated my imagination.

Hayal kırıklığını anlıyorum.

I understand the frustration.

Onu hayal edemiyordum.

I couldn't have imagined it.

Bırak hayal kurayım.

Let me dream.

Hayal kırıklığına uğratıldım.

I was disillusioned.

Hayal güçleri yoktu.

They had no imagination.

Hayal dünyasında yaşıyorsun.

You live in a fantasy world.

- Büyükannemi hayal meyal hatırlıyorum.
- Ninemi hayal meyal hatırlıyorum.

I have a dim memory of my grandmother.

- Hayal kurmayı kes.
- Hayal kurmayı bırak.
- Hayale dalma.

Stop daydreaming.

Hayal sırasında, insanlar rahat bir hayatı hayal ettiler.

- During the bubble, people dreamed of a life of leisure.
- During the bubble, people dreamt of a life of leisure.

- Kitapsız hayatı hayal edemem.
- Kitapsız hayat hayal edemiyorum.

I can't imagine life without books.

- Hayal kırıklığına uğradığını biliyorum.
- Hayal kırıklığına uğradığınızı biliyorum.

- I know that you're disappointed.
- I know you're disappointed.

- Bunu hayal ediyor muyum?
- Ben bunu hayal ediyor muyum?

Am I imagining this?

hayal kırıklığı ve yılgınlıktır.

disappointment and frustration.

Kızgınlık, üzüntü, hayal kırıklığı

the feelings of anger, and sadness, and disappointment

Yani şöyle hayal ediyorum.

So I imagine it this way.

Bu bir hayal kırıklığı.

It's a disappointment.

hayal gücünüzü serbest bırakmak.

is to let your imagination run free.

Ve kesinlikle hayal kurmuyorlar.

and they certainly don't imagine.

Şu durumu hayal edin:

Imagine the following situation.