Translation of "Müdürün" in English

- Burası müdürün ofisi.
- Burası müdürün çalışma odası.

This is the principal's office.

Müdürün kendisiyle görüştüm.

I met the principal himself.

Müdürün ofisinde aranıyorsun.

You're wanted in the principal's office.

Eski müdürün başı dertte.

The former director is in a doghouse.

O, müdürün odasındaki meslektaşlarına katıldı.

He joined his colleagues in the director's office.

Sadece Tom'u müdürün ofisine girerken gördüm.

I just saw Tom entering the principal's office.

Müdürün arabası ne marka ve ne renk?

What brand and what color is the director's car?

Ofiste ara veremem. Müdürün beni görmesini istemiyorum.

I cannot take a rest at the office. I don't want the manager to see me.

Bu, şimdiye kadar müdürün sözünü ilk kez kesişim.

This is the first time I've ever interrupted the manager.

- Bizim müdürün adı Bay Jackson'dur.
- Müdürümüzün adı Bay Jackson.

Our principal's name is Mr. Jackson.

Her ikisi de sınıfta yaramazlık ettiği için müdürün odasına gönderildi.

They both got sent to the principal's office for misbehaving in class.

Birçok kereler derse geç geldiği için öğretmeni onu müdürün odasına gönderdi.

His teacher sent him to the principal's office for being tardy too many times.