Translation of "Renk" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Renk" in a sentence and their arabic translations:

Renk muhteşem.

اللّون رائع.

Renk teorisinden bahsedebilirim;

يمكنني التحدث عن نظرية الألوان،

Kandaki renk değişikliği,

فلونه عندما يحمل الأكسجين يختلف عن لونه عندما لا يحمله،

Şapkan ne renk?

ما لون قبعتك؟

Renk seçimini size bırakıyorum.

أترك أمر الألوان إليكم.

En sevdiğim renk kırmızı.

لوني المفضّل هو الأحمر.

- O renk bana güzel görünmüyor.
- O renk benim üzerimde iyi görünmüyor.

هذا اللون لا يناسبني.

Renk ilişkilendirilmelerinden bahsedebilirim; kültürden kültüre,

ويمكنني التحدث عن ارتباطات الألوان، وكيف نربط ألوان محددة بأشياء،

Renk kadar basit bir şey

أعني، كيف يمكن لشيء بسيط مثل اللون فقط

Bütün dağ sonbaharda renk değiştirir.

كل الجبل يتغير بألوانه في الخريف.

Leyla'nın koyu renk saçları vardı.

كان لون شعر ليلى قاتما.

Fakat bugün burada renk psikolojisinden bahsedeceğim;

لكني اليوم سأتحدث عن علم نفس اللون،

Renk psikolojisinin ana hatları bu şekilde,

لذلك، كانت تلك أساسيات علم النفس اللون،

Bunun uyarısı da sırtlarındaki canlı renk.

‫وإشارة التحذير ‬ ‫هي ذلك اللون الساطع على ظهورها.‬

Ormandaki renk harmonisine hayran kaldığımı hatırlıyorum

أتذكر أني انبهرت بجمال تناغم الألون في الغابة

Bütün Amerikan faturaları renk olarak benzerdir.

كل الأوراق النقدية الأمريكية لديها نفس اللون.

Renk ile ilgili bahsedebileceğim birkaç şey var.

وفيما يتعلق بموضوع الألوان، هناك بعض الأشياء التي يمكنني الحديث عنها.

Bu da daha önce bahsettiğim renk ilişkilendirilmesi.

وهذا ما ذكرته سابقًا عن ارتباطات الألوان.

"Buraya biraz renk katalım," falan diyebildiği için,

"أعطني بعض اللون هنا" يمكنهم قول

Hatta aileler de resimlerdeki renk eksikliklerine bakarak

ويمكن حتى لأولياء الأمور النظر لرؤية غياب اللون في اللوحات

İkincisinde, tek renkli olan renk paletini tamamen değiştirdim.

وفي اللوحة الثانية، قمت بتغيير لون اللوحة أحادية اللون كاملةً.

Sarı, genellikle çok mutlu bir renk olarak anılır.

غالباً ما يرتبط اللون الأصفر بالسعادة.

Her hâlükârda, renk psikolojisi insanı düşünmeye sevk ediyor.

ومع ذلك، علم النفس المتعلق بالألوان موضوع يحثكم على التفكير.

Renk, doku, desen ve deri eşleştirebiliyorlar. Çok güzel.

‫يمكنها أن تتطابق مع اللون‬ ‫والملمس والشكل والبشرة.‬ ‫هذا بديع.‬

Sağ taraf, hayal gücü, renk, görüntü, duygu, his.

الجانب الأيمن، قوة الخيال، الألوان، المناظر، الأحاسيس، المشاعر.

Pembe rengin huzur verici bir renk olduğu kanıtlandığı için,

مع افتراض أن معظم الناس سيختارون اللوحة الوردية

Bizim gibi o da ay ışığında pek renk göremez.

‫مثلنا، لا يستطيع تمييز الألوان‬ ‫في ضوء القمر،‬