Translation of "Lamba" in English

Lamba gridir.

The lamp is grey.

Lamba çalışmıyor.

The light doesn't work.

Lamba söndü.

The lamp went out.

Tavana asılmış lamba.

The lamp hung from the ceiling.

Lamba anahtarı nerede?

Where's the light switch?

Lamba tavandan asılıyor.

The lamp is hanging from the ceiling.

Bir lamba yaktım.

I turned on a lamp.

Lamba hala yanıyordu.

The lamp was still burning.

Lamba, küvete düştü.

The lamp fell into the tub.

Lamba ileri geri sallanıyordu.

The lamp was swinging back and forth.

Tavanda bir lamba vardır.

There is a lamp on the ceiling.

Tom'un odasındaki lamba açık.

The light in Tom's room is on.

Lamba yağ ile doldurulmalı.

The lamp needs to be filled with oil.

Her lamba sihirli değildir.

Not every lamp is magic.

Tom lamba anahtarını açtı.

Tom clicked the light switch on.

Lamba bir zamanlayıcıya bağlı.

The lamp is connected to a timer.

Şu lamba güzel görünüyor.

That lamp looks nice.

- Alaaddin sihirli bir lamba buldu.
- Alaaddin harika bir lamba buldu.

Aladdin found a wonderful lamp.

Kırmızı lamba tehlike halinde yanar.

The red lamp lights up in case of danger.

O, arabayı lamba direğine çarptı.

He ran the car into a lamppost.

Ben karanlıkta lamba anahtarını hissettim.

I felt for the light switch in the dark.

Alaaddin sihirli bir lamba buldu.

- Aladdin found a wonderful lamp.
- Aladdin found a magic lamp.

Tom lamba açık uykuya daldı.

Tom fell asleep with the light on.

O, tavandan bir lamba astı.

He hung a lamp from the ceiling.

Eski lamba loş ışık verdi.

The old lamp gave a dim light.

O yeni bir lamba mı?

Is that a new lamp?

Bu oldukça pahalı bir lamba.

It's a pretty expensive lamp.

Yeni bir lamba almamız gerekir.

We should get a new lamp.

Masanın üstünde bir lamba var.

Above the table is a lamp.

Bu lamba güneş paneliyle çalışıyor.

This lamp is powered by a solar panel.

Lamba bir ağacın dalından askıya alındı ​​.

The lamp was suspended from the branch of a tree.

Masanın üzerinde asılı bir lamba vardı.

There was a lamp hanging above the table.

Ben eski bir lamba satın aldım.

I bought an old lamp.

Yuvarlak bir lamba, tavanın ortasında asılıyor.

A round light is hanging from the middle of the ceiling.

Bu lamba ne kadara mal olur?

How much does that lamp cost?

Tom arabasını bir lamba direğine çarptı.

Tom crashed his car into a lamppost.

Tom karanlık odaya girip lamba anahtarını çevirdi.

Tom entered the dark room and flipped the light switch.

Floresan lamba arızalıydı ve kesik kesik yanıp sönüyordu.

The fluorescent light was faulty and flickered on and off intermittently.

Sihirli lamba kırılıp açıldı ve cin serbest kaldı.

The magic lamp broke open and the genie was released.

Bu lamba sehpası dalgaların karaya attığı odunlardan yapılır.

This lamp stand is made from driftwood.

Bu floresan lamba titreşmeye başlıyor. Onu değiştirmemiz gerekecek.

This fluorescent lamp is starting to flicker. We'll have to replace it.

O evinde gereksiz yere yaktığın lamba var ya işte o bile senin devletine zarar.

There is a lamp that you burn unnecessarily in that house, or even that will hurt your state.

- Odasının ışığı açık olduğuna göre, gelmiş olmalı.
- Onun odasındaki lamba açık olduğu için, o eve gelmiş olmalı.

Since the light in his room is on, he must have come home.