Translation of "Korkutmaya" in English

0.003 sec.

Examples of using "Korkutmaya" in a sentence and their english translations:

- Beni korkutmaya çalışma.
- Beni korkutmaya çalışmayın.

Don't try to frighten me.

Beni korkutmaya başlıyorsun.

You're starting to scare me.

Bizi korkutmaya çalışma.

Don't try to intimidate us.

Tom seni korkutmaya çalışıyor.

Tom is trying to scare you.

Sadece beni korkutmaya çalışıyorsun.

You're just trying to scare me.

Beni korkutmaya çalışıyorsan başarıyorsun.

If you're trying to scare me, you're succeeding.

Dan, Linda'yı korkutmaya çalıştı.

Dan tried to intimidate Linda.

Beni korkutmaya mı çalışıyorsun?

Are you trying to scare me?

Onlar bizi korkutmaya çalışıyor.

They're trying to scare us.

Tom Mary'yi korkutmaya çalıştı.

Tom tried to scare Mary.

Tom bizi korkutmaya çalışıyordu.

Tom was trying to scare us.

Tom bizi korkutmaya çalışıyor.

Tom is trying to scare us.

Sami pumayı korkutmaya çalıştı.

Sami tried to scare the cougar away.

Tom seni korkutmaya çalışıyordu.

Tom was trying to scare you.

Tom, Mary'yi korkutmaya çalışıyordu.

Tom was trying to scare Mary.

- Gözümü korkutmaya çalışmanın faydası yok.
- Beni korkutmaya çalışmanın faydası yok.

It's no use trying to intimidate me.

Tom sadece seni korkutmaya çalışıyor.

Tom is just trying to scare you.

Sen sadece bizi korkutmaya çalışıyorsun.

You're just trying to scare us.

Tom Mary'nin gözünü korkutmaya çalıştı.

Tom tried to intimidate Mary.

Neden Tom beni korkutmaya çalışıyor?

Why is Tom trying to scare me?

Biz sadece seni korkutmaya çalışıyorduk

We were just trying to scare you.

Beni korkutmaya mı çalışıyorsun yoksa ciddi mi davranıyorsun?

Are you trying to scare me or are you being serious?