Translation of "Kireç" in English

Yüzün kireç gibiydi." dedi.

You were as white as a sheet!"

Tom'un yüzü kireç gibiydi.

Tom was as white as a sheet.

Büyük bir kireç taşı tepe

It's a huge limestone ridge,

Ürettiğimiz kireç endüstriyel süreçlerde kullanılabilir

And then the lime that you produce can be used in industrial processes,

Korkudan yüzü kireç gibi oldu.

She was pale with fear.

Orada doğal kireç taşı bir plato var

we've some natural limestone plateau here

Okyanusa kireç koyma fikrini biraz açabilir misin?

Tell us a bit more about this idea of putting lime in the ocean.

Yüzü korkudan kireç gibi oldu sonra utançtan kızardı.

He went pale with fear and then turned red with embarrassment.