Translation of "Katılmasını" in English

0.006 sec.

Examples of using "Katılmasını" in a sentence and their english translations:

Toplantıya katılmasını iste.

Ask him to attend the meeting.

Tom'un katılmasını bekliyorum.

I expect Tom to participate.

Tom'un katılmasını bekliyordum.

I expected Tom to participate.

- Onun bize katılmasını iste.
- Ondan bize katılmasını iste.

Ask him to join us.

Çok kişinin katılmasını beklemiyorduk.

We did not expect many to attend.

Tom'un donanmaya katılmasını istemiyorum.

I don't want Tom to join the navy.

Tom'un sana katılmasını isteyeceğiz.

I'll ask Tom to join you.

Tom'un bize katılmasını istedim.

I asked Tom to join us.

Tom'un bize katılmasını iste.

Ask Tom to join us.

Onların bize katılmasını istedim.

I asked them to join us.

Onun bize katılmasını istedim.

I asked him to join us.

Onların bize katılmasını iste.

Ask them to join us.

Onların sana katılmasını isteyeceğim.

I'll ask them to join you.

Onun sana katılmasını isteyeceğim.

I'll ask him to join you.

Onun bize katılmasını istemeliydin.

You should have asked her to join us.

Biz herkesin katılmasını istiyoruz.

We ask everyone to participate.

Tom'un toplantıya katılmasını iste.

Ask Tom to attend the meeting.

Oğlumun özel kuvvetlere katılmasını istemiyorum.

I don't want my son to join the special forces.

Hastalık onun partiye katılmasını engelledi.

- Illness prevented him from attending the party.
- Illness prevented her from attending the party.
- Illness kept him from attending the party.

Tom'un bize katılmasını ister misin?

Would you ask Tom to join us?

Belki Tom'un bize katılmasını istemeliyiz.

Perhaps we should ask Tom to join us.

Onun bize katılmasını ister misin?

Would you ask her to join us?

Tom'un bugünkü toplantıya katılmasını iste.

Ask Tom to attend today's meeting.

Ben ondan bize katılmasını istedim.

I asked her to join us.

Ondan bize katılmasını rica et.

Ask her to join us.

Onların bize katılmasını ister misin?

Would you ask them to join us?

Birçok insanın törene katılmasını bekliyoruz.

We're expecting a lot of people to attend the ceremony.

Tom, Mary'nin katılmasını beklediğini söyledi.

- Tom said he expected Mary to participate.
- Tom said that he expected Mary to participate.

Onun hastalığı onun partiye katılmasını engelledi.

- Her illness prevented her from attending the party.
- Her illness kept her from attending the party.

Bacağı onun tenis turnuvasına katılmasını engelleyecek.

His leg will prevent him from participating in a tennis tournament.

Tom Mary'nin orduya katılmasını engellemeye çalıştı.

Tom tried to prevent Mary from joining the army.

Tom Mary'den onun ekibine katılmasını istedi.

Tom asked Mary to join his team.

Tom neden Mary'den takıma katılmasını istedi?

Why did Tom ask Mary to join the team?

Tom Mary'nin onun grubuna katılmasını istedi.

Tom asked Mary join his group.

Tom kesinlikle Mary'nin partiye katılmasını istemediğini netleştirdi.

- Tom certainly made it clear that he didn't want Mary to attend the party.
- Tom certainly made it clear he didn't want Mary to attend the party.

- Tom'a bize katılmasını rica ettim. Umursamayacağını umuyorum.
- Tom'a bize katılmasını rica ettim. Umarım senin için sakıncası yoktur.

I've asked Tom to join us. I hope you don't mind.

Sami, Leyla'ya geldi ve onun gruba katılmasını istedi.

Sami came to Layla and asked her to joint the group.

Napolyon, Berthier'in 1815'te kendisine tekrar katılmasını beklemişti ve yokluğundan çok korkuyordu, "

Napoleon had expected Berthier to rejoin him in  1815, and was scathing of his absence, “I have