Translation of "Bekliyordum" in English

Bekliyordum.

I was waiting.

- Onu bekliyordum!
- Bunu bekliyordum!

I was expecting it!

- Ortaya çıkmanı bekliyordum.
- Gelmeni bekliyordum.

I've been expecting you to show up.

Yapayalnız bekliyordum.

I was waiting all alone.

Seni bekliyordum.

- I was waiting for you.
- I was expecting you.
- I've been expecting you.
- I was looking for you.

Bunu bekliyordum.

I expected this.

Tom'u bekliyordum.

I've been expecting Tom.

Onu bekliyordum.

I was waiting for him.

Onları bekliyordum.

- I was waiting for them.
- I waited for them.

Onu bekliyordum!

I was expecting it!

İçerdeydim, bekliyordum.

I was inside, waiting.

Otobüs bekliyordum.

I was waiting for a bus.

- Buraya gelmeni bekliyordum.
- Buraya gelmenizi bekliyordum.

I was waiting for you to get here.

- Bu çağrıyı bekliyordum.
- Bu aramayı bekliyordum.

I've been waiting for this call.

Toplantıda onu bekliyordum.

I had expected him at the meeting.

Daha fazlasını bekliyordum.

I expected more.

Bunu sabırsızlıkla bekliyordum.

I was so looking forward to that.

Biraz gizlilik bekliyordum.

I expected a little privacy.

Sizi bekliyordum arkadaşlar.

I've been waiting for you guys.

Doğru anı bekliyordum.

I was waiting for the right moment.

Onu söylemeni bekliyordum.

I was waiting for you to say that.

Senin dönmeni bekliyordum.

I was waiting for you to get back.

En kötüsünü bekliyordum.

I was expecting the worst.

Bunun olmasını bekliyordum.

I was sort of expecting that to happen.

Bir şey bekliyordum.

I was expecting something.

Ben otobüs bekliyordum.

I was waiting for the bus.

Daha kötüsünü bekliyordum.

I expected worse.

Biraz daha bekliyordum.

I expected a bit more.

Bu soruyu bekliyordum.

I was waiting for that question.

Tom'un gitmesini bekliyordum.

I was waiting for Tom to leave.

Tom'un katılmasını bekliyordum.

I expected Tom to participate.

- Sizi 2.30'da bekliyordum.
- Sizi saat 2.30'da bekliyordum.

I was expecting you at 2:30.

- Seni 2.30'da bekliyordum.
- Seni saat 2.30'da bekliyordum.

I was expecting you at 2:30.

Bir mucizenin olmasını bekliyordum.

I was waiting for a miracle to happen.

Ben bu anı bekliyordum.

I've been waiting for this moment.

Bu günün gelmesini bekliyordum.

I've been waiting for this day to come.

Senden daha iyisini bekliyordum.

- I expected better of you.
- I expected better from you.

Ondan daha iyisini bekliyordum.

- I expected better of him.
- I expected better of her.

Tom'dan daha iyisini bekliyordum.

I expected better of Tom.

Sanırım biraz fazla bekliyordum.

I guess I was expecting a little more.

Ben bir taksi bekliyordum.

I was waiting for a taxi.

Ben ne bekliyordum bilmiyorum.

I don't know what I was expecting.

Böyle bir şeyi bekliyordum.

I've been expecting something like that.

Birinin bunu demesini bekliyordum.

I was waiting for someone to say that.

Çok daha fazla bekliyordum.

I was expecting a lot more.

Ondan bir mektup bekliyordum.

I was expecting a letter from her.

O zaman otobüs bekliyordum.

I was waiting for the bus at that time.

- Seni arıyordum.
- Seni bekliyordum.

- I have been looking for you.
- I was looking for you.

Ben onun dönmesini bekliyordum.

I'm waiting for her to return.

Bir şeylerin olmasını bekliyordum.

I was waiting for something to happen.

Uzun zamandır seni bekliyordum.

- I've been waiting for you a long time.
- I've been waiting a long time for you.

Büyük bir kalabalık bekliyordum.

I expected a big crowd.

- Bunu bekliyordum.
- Bunu bekliyorum.

- I've been waiting for this.
- I've been waiting for this!

Biraz yalnız gelmeni bekliyordum.

I kind of expected you to come alone.

Onların burada olmasını bekliyordum.

I was expecting them to be here.

Onun burada olmasını bekliyordum.

I was expecting him to be here.

- Seni bekliyordum.
- Seni beklemekteydim.

- I have been expecting you.
- I've been expecting you.

Seni 2.30'da bekliyordum.

I was expecting you at 2:30.

Uzun bir süredir bekliyordum.

I was waiting for a long time.

Yarım saattir otobüsü bekliyordum.

I've been waiting for the bus for half an hour.

Seni dün gece bekliyordum.

I was expecting you last night.

İki ay kalmanı bekliyordum.

I expected you to stay two months.

Ben onu sabırsızlıkla bekliyordum.

I was looking forward to it.

Sami'nin benimle konuşmasını bekliyordum.

I was waiting for Sami to talk to me.

Tom'un benimle konuşmasını bekliyordum.

I was waiting for Tom to talk to me.

Tom'un onu yapmasını bekliyordum.

I was waiting for Tom to do that.

Bunu dün yapmanı bekliyordum.

I expected you to do that yesterday.

Tom'un birinci bitirmesini bekliyordum.

I expected Tom to finish first.

- Sizi sabah 11:00 bekliyordum.
- Sizi sabah 11'de bekliyordum.

I was expecting you at 11:00 a.m.

Daha iyi bir açıklama bekliyordum.

I expected a better explanation.

Seninle tanışmayı dört gözle bekliyordum.

I was looking forward to meeting you.

Bunu gerçekten dört gözle bekliyordum.

I was really looking forward to it.

O göründüğünde bir saattir bekliyordum.

I had been waiting an hour when he appeared.

Bunun olmasını yarı yarıya bekliyordum.

I was half expecting this to happen.

Bunun olmasını az çok bekliyordum.

I was kind of expecting that to happen.

Ben bir şey olmasını bekliyordum.

I was expecting something to happen.

Bütün hayatım boyunca bunu bekliyordum.

I've been waiting for this my whole life.

Biraz daha fazla işbirliği bekliyordum.

I expected a bit more cooperation.

Bana ne yapacağımı söylemeni bekliyordum.

- I was hoping you'd tell me what you wanted me to do.
- I've been waiting for you to tell me what to do.
- I was waiting for you to tell me what to do.

Tom'un daha fazla yapmasını bekliyordum.

I expected Tom to do more.

Bir saattir seni bana bekliyordum.

I expected you home an hour ago.

Daha sert bir oyun bekliyordum.

I was expecting a tougher game.

Yarışı kazanmamı bekliyordum, ama kaybettim.

I expected to win the race, but I lost.