Translation of "Katılacağım" in English

0.004 sec.

Examples of using "Katılacağım" in a sentence and their english translations:

Katılacağım.

- I will join it!
- I'll attend.
- I'll be here.
- I'll be present.
- I'll be there.
- I'm going to be there.

Sana katılacağım.

I will join you.

Orduya katılacağım.

I'm going to join the army.

Size katılacağım.

I'll join you.

Buna katılacağım!

I will join it!

Toplantıya katılacağım.

I'll attend the meeting.

Ben katılacağım.

I'm going to concur.

Kütüphanede size katılacağım.

I'll join you in the library.

Ben müşteriye katılacağım.

I'm going to attend to the customer.

Sonraki toplantıya katılacağım.

I'll attend the next meeting.

Yapabilirsem toplantıya katılacağım.

I'll attend the meeting if I possibly can.

Okul orkestrasına katılacağım.

I'm going to join the school orchestra.

Yakında sana katılacağım.

I'll join you shortly.

Ben toplantıya katılacağım.

I'm going to attend the meeting.

Kesinlikle cenazene katılacağım.

- I will definitely go to your funeral.
- I will definitely attend your funeral.

- Çok geçmeden size katılacağım.
- Bir dakikada size katılacağım.

I'll join you in a moment.

Size daha sonra katılacağım.

I'll join you later.

Ben bir gösteriye katılacağım.

I'm going to join a demonstration.

Hepinize daha sonra katılacağım.

I'll join you all later.

Bir golf kulübüne katılacağım.

I will join a golf club.

On dakika içinde katılacağım.

- I'll join in ten minutes.
- I'll be there in ten minutes.

Yarın bir cenazeye katılacağım.

I am going to attend a funeral tomorrow.

Önemli olduğu için, ona katılacağım.

Since it's important, I'll attend to it.

Ben size orada sonra katılacağım.

I'll join you there later.

Akşam yemeği için size katılacağım.

I'll join you for dinner.

Bir dakika içinde siz çocuklara katılacağım.

I'll join you guys in a minute.

Tom takımına katılırsa ben de katılacağım.

If Tom joins your team, I will, too.

Ya Tom ya da ben toplantıya katılacağım.

Either Tom or I will attend the meeting.

Elimden geldiği kadar kısa sürede size katılacağım.

I'll join you as soon as I can.

Sanırım hangi yüzme kulübüne katılacağım fark etmez.

I guess it doesn't make any difference which swimming club I join.

"Hey herkes, söyleyecek bir şeyim var!" "Oğlum, nedir o?" "Ben Ganon'a katılacağım!"

"Hey everyone, I have something to say!" "My boy, what is it?" "I'm going to join Ganon!"

- Ben bu oda müziği konserlerine abone olacağım.
- Ben bu oda müziği konserlerine katılacağım.

I'm going to subscribe to these chamber-music concerts.