Translation of "Kalamam" in English

0.004 sec.

Examples of using "Kalamam" in a sentence and their english translations:

Burada kalamam.

I can't stay here.

Uzun kalamam.

I can't stay for long.

Ben kalamam.

I can't stay.

Geç kalamam.

I can't be late.

Uyanık kalamam.

I can't stay awake.

Artık sessiz kalamam.

I can no longer remain silent.

Artık burada kalamam.

I can't stay here anymore.

Üzgünüm, uzun kalamam.

I'm sorry, I can't stay long.

Gerçekten geç kalamam.

I really can't be late.

Bugün evde kalamam.

I can't stay home today.

Bugün uzun kalamam.

I can't stay long today.

Şimdi burada kalamam.

I can't stay here right now.

Bu evde kalamam.

I can't stay in this house.

Ben artık kalamam.

- I can't stay any longer.
- I can stay no longer.

Sana kızgın kalamam.

I can't stay mad at you.

Bugün geç kalamam.

I can't be late today.

Burada yalnız kalamam.

I can't stay here alone.

Uzun süre kalamam.

I can't stay long.

Akşam yemeği için kalamam.

I can't stay for dinner.

Ben sadece burada kalamam.

I can't just stay here.

Burada uzun süre kalamam.

We can't stay here long.

Bu gece burada kalamam.

I can't stay here tonight.

Bu meselede sessiz kalamam.

I can't stay silent on this matter.

Üzgünüm, uzun süre kalamam.

Sorry, I can't stay for long.

Sonsuza dek burada kalamam.

I can't stay here forever.

Üzgünüm, çok uzun kalamam.

Sorry, I can't stay long.

Bütün gün burada kalamam.

I can't stay here all day.

Senin geleceğine ilgisiz kalamam.

I can't be unconcerned about your future.

Yardımın olmadan hayatta kalamam.

I won't survive without your help.

Burada tek başıma kalamam.

I can't stay here by myself.

Ben çok daha uzun kalamam.

I can't stay much longer.

- Ben muhtemelen kalamam.
- Kalmam imkânsız.

I can't possibly stay.

Üzgünüm ama uzun süre kalamam.

- Excuse me, I can't stay long
- Sorry, but I can't stay long.

Burada tek başıma hayatta kalamam.

I can't survive here alone.

Üzgünüm ama ben uzun süre kalamam.

I'm sorry, but I can't stay for long.

Tom evde tek başıma kalamam diyor.

Tom says I can't stay home alone.

Ben uzun süre kalamam. Planlarım var.

I can't stay long. I have plans.

- Neden burada kalamam?
- Burada niye kalamıyor muşum?

Why can't I stay here?

Ben karımdan bu kadar uzun süre uzakta kalamam.

I can't be away from my wife for that long.

Keşke sana yardım edebilsem ama daha fazla kalamam.

I wish I could help you, but I can't stay any longer.

Tom'a asla çok uzun süre boyunca kızgın kalamam.

I can never stay angry at Tom for very long.

Burada uzun süre kalamam ve Tom da kalamaz.

- I can't stay here long, and neither can Tom.
- I can't stay here long, and Tom can't either.

Burada uzun süre kalamam ve Tom da öyle.

- I can't stay here long, and neither can Tom.
- I can't stay here long, and Tom can't either.

Burada uzun süre kalamam ve sen de kalamazsın.

I can't stay here long, and neither can you.

- Muhtemelen artık kalamam.
- Artık kalmam imkânsız.
- Daha fazla kalmama imkân yok.

I can't possibly stay any longer.