Translation of "Kısadır" in English

- Hayat kısadır.
- Yaşam kısadır.

Life is short.

Cetvel kısadır.

The ruler is short.

Pantolonum çok kısadır.

My pants are too short.

İnsanların hayatları kısadır.

The lives of people are short.

İnsan ömrü kısadır.

Human life is short.

Ağaçlardan anlamlı derecede kısadır,

were significantly shorter than that of trees,

Kadının saçı oldukça kısadır.

The woman's hair is quite short.

Hayat çok kısadır, gerçekten!

Life is too short, really!

Kışın, günler daha kısadır.

In the winter, days are shorter.

Onun bütün cümleleri kısadır.

- All her sentences are short.
- All his sentences are short.

Tom'un bütün cümleleri kısadır.

All of Tom's sentences are short.

Bir kelebeğin ömrü kısadır.

The life span of a butterfly is short.

O benden biraz kısadır.

He's a bit shorter than me.

Tom benden daha kısadır.

- Tom is shorter than me.
- Tom is shorter than I am.
- Tom isn't as tall as me.

Markus, Mario'dan daha kısadır.

Markus is shorter than Mario.

O, Tom'dan daha kısadır.

He's shorter than Tom.

Sanat uzun, hayat kısadır.

Art is long, life is short.

- Kameri ay takvim ayından kısadır.
- Kameri ay takvim ayından daha kısadır.

A lunar month is shorter than a calendar month.

O kısadır, ama basketbolda iyidir.

He is short, but good at basketball.

O kısadır fakat o güçlüdür.

He is short, but he is strong.

O, erkek kardeşinden daha kısadır.

He's shorter than his brother.

Hayat kısadır ama yeterince uzundur.

Life is short, but it's long enough.

Tom, Mary'den biraz daha kısadır.

Tom is a bit shorter than Mary.

Bu ceket bana çok kısadır.

This coat is too short on me.

Tom senden çok daha kısadır.

- Tom is much shorter than you.
- Tom is a lot shorter than you.

Tom benden çok daha kısadır.

- Tom is much shorter than me.
- Tom is a lot shorter than me.
- Tom is much shorter than I am.
- Tom is a lot shorter than I am.

Tom yaşına göre biraz kısadır.

- Tom is a bit short for his age.
- Tom is a bit small for his age.

Tom Mary'den çok daha kısadır.

Tom is a lot shorter than Mary.

Hayat kısadır ancak yıllar uzundur.

Life is short, but the years are long.

Tom, Mary'den çok daha kısadır.

Tom is much shorter than Mary is.

Tom benden biraz daha kısadır.

- Tom is a bit shorter than I am.
- Tom is a bit shorter than me.

Tom sadece Mary kadar kısadır.

Tom is just as short as Mary is.

Anıtı görmek için harcanan zaman kısadır.

The time spent to see the monument is short.

Hayat deli olmak için çok kısadır.

Life is too short to be mad.

Benim kız kardeşim senden daha kısadır.

My sister is shorter than you.

Mary'nin cümleleri kısadır ve çevrilmesi kolaydır.

Mary's sentences are short and easy to translate.

Teğmen, benim sabrım kılıcımdan daha kısadır.

Lieutenant, my patience is shorter than my sword.

Tom Mary'den üç inç daha kısadır.

Tom is three inches shorter than Mary.

- Hayat çok kısa.
- Yaşam fazla kısadır.

Life is too short.

Sıcak hava dönemi burada çok kısadır.

The period of hot weather is very short here.

Burada kış uzun ve yaz kısadır.

Winter was long here and summer short.

Kamerî aylar miladi aylardan daha kısadır.

The lunar month is shorter than the calendar month.

O, boy olarak benden biraz kısadır.

He's a bit shorter than me.

Affedersiniz, istasyona giden hangi yol en kısadır?

Excuse me, which way to the station is the shortest?

Onun işaret parmağı yüzük parmağından daha kısadır.

His index finger is shorter than his ring finger.

Tom sınıf arkadaşlarının hepsinden çok daha kısadır.

Tom is much shorter than all of his classmates.

Küçük sağanaklar uzun sürer ama ani fırtınalar kısadır.

Small showers last long, but sudden storms are short.

Tom, Mary'den en az 10 santimetre daha kısadır.

Tom is at least 10 centimeters shorter than Mary is.

Tom Mary'den çok daha kısadır çok daha az ağırdır.

- Tom is much shorter and weighs considerably less than Mary.
- Tom is much shorter and weighs much less than Mary.

- Tom, Mary'den daha kısadır.
- Tom Mary'den daha kısa boylu.

- Tom is shorter than Mary.
- Tom is shorter than Mary is.

Erkek kardeşim benden iki yaş büyüktür, ama üç santim kısadır.

- My brother is two years older than I, but he is three centimeters shorter.
- My brother is two years older than me, but three centimeters shorter.

- O,tepeye ulaşamayacak kadar çok kısadır
- O, tepeye ulaşamayacak kadar çok kısa.

She's too short to reach the top.