Translation of "Getirmiş" in English

Battaniye getirmiş miydin?

Did you happen to bring a blanket?

Daha sonra seni hastaneye getirmiş olacağız.

We will have brought you to the hospital afterwards.

- Tom'un yanında köpeği var.
- Tom köpeğini getirmiş.

Tom has his dog with him.

Bunu geçim yöntemi haline getirmiş youtuberlar da var

There are also youtubers who have made this a means of subsistence.

- Tom bunu Boston'dan getirmiş.
- Tom Boston'dan getirdi bunu.

Tom brought this from Boston.

Yazar Avrupa edebiyatının tüm farklı türlerini bir araya getirmiş.

The author lumps all the different European literatures together.

Bir şey bunu öldürmüş ve yemek için bu mağaraya getirmiş.

Something has killed that, dragged it into this cave to eat.

Bir şey onu öldürmüş ve yemek için bu mağaraya getirmiş.

Something has killed that, and dragged it into this cave to eat.

Braxton: Hikayeye göre, John Coltrane yazılı müziği getirmiş, kayda hazır

Braxton: The story goes that John Coltrane brought in the music, he shows up ready to