Translation of "Beğendim" in English

Resmini beğendim.

I liked your picture.

Fotoğrafını beğendim.

I liked your photograph.

Bunu beğendim.

I liked it.

Kazağını beğendim.

I like your sweater.

Fikri beğendim.

- I liked the idea.
- I thought that that was a good idea.
- I thought that was a good idea.

Şunu beğendim.

I like that one.

- O şarkıyı beğendim.
- Şu şarkıyı beğendim.

- I like that song.
- I liked that song.

Onu çok beğendim.

I liked it a lot.

O kadınları beğendim.

I liked those women.

Kitabı çok beğendim.

I liked the book very much.

Tom'un söylediğini beğendim.

I liked what Tom said.

Konseri çok beğendim.

I enjoyed the concert a lot.

Gösteriyi gerçekten beğendim.

I really enjoyed the show.

Bu oyunu beğendim.

I liked this game.

Ben onu beğendim.

I liked that.

Tom'un fikrini beğendim.

I liked Tom's idea.

Ben filmi beğendim.

I enjoyed the movie.

Filmi çok beğendim.

I really liked the movie.

- Elbiseni seviyorum.
- Elbiseni beğendim.
- Elbiseni sevdim.
- Elbisenizi beğendim.

I like your dress.

Fikrini beğendim ve benimsedim.

I liked your idea and adopted it.

Bunu ben de beğendim.

- I enjoyed it, too.
- I liked it, too.

Peki, bu fikri beğendim.

Well, I like that idea.

Tom'un tasarısını gerçekten beğendim.

I really liked Tom's design.

- Onu sevdim.
- Bunu beğendim.

I liked it.

Tom'un işini çok beğendim.

I admired Tom's work.

Bu kitabı çok beğendim.

I enjoyed this book very much.

O adamları gerçekten beğendim.

I really liked those guys.

Bu kitabı gerçekten beğendim.

I really liked this book.

Bunu yapma yöntemini beğendim.

I liked the way you did that.

Ben gerçekten o filmi beğendim!

I really liked that film!

Şarkı söyleme tarzını gerçekten beğendim

I really liked the way you sang.

Ben o filmi çok beğendim.

- I really liked that movie.
- I enjoyed that movie a lot.

Dün aldığım kitabı çok beğendim.

I liked the book which I bought yesterday very much.

Ben bu makaleyi gerçekten beğendim.

I really liked this article.

Söylediğin son şarkıyı gerçekten beğendim.

I really liked the last song you sang.

Aslında senin daha önce söylediklerini beğendim.

I really liked what you said earlier.

İkinci şarkıyı söyleme tarzını özellikle beğendim.

I especially liked the way you sang the second song.

Dün gece söylediğin üçüncü şarkıyı beğendim.

I liked the third song you sang last night.

Bu kitabı ondan daha çok beğendim.

I liked this book better than that one.

Filmin konusunu beğendim ama oyunculuk vasattı.

I liked the theme of the movie, but the acting was mediocre.

Onun şarkı söyleme tarzını gerçekten çok beğendim.

I really liked his style of singing.

Bu eteği gerçekten beğendim. Onu deneyebilir miyim?

I really like this skirt. Can I try it on?

- Ben senin konuşmanı sevdim.
- Senin konuşmanı beğendim.

I liked your speech.

Bu mantoyu beğendim. Onu üzerimde deneyebilir miyim?

I like this overcoat. May I try it on?

- Tom'un önerisini beğendim.
- Tom'un teklifi hoşuma gitti.

I like Tom's proposal.

Gezdiğim bütün ülkeler arasında en çok Avustralya'yı beğendim.

Of all the countries I've visited, I liked Australia the best.

Bu filmi geçen gece izledim ve gerçekten beğendim.

I watched this movie last night and I really liked it.

- Gördüğüm her şeyden hoşlandım.
- Gördüğüm her şeyi beğendim.

I've liked everything I've seen.

- Yeni saç stilin hoşuma gitti.
- Yeni saçını beğendim.

I like your new hairstyle.

Önceleri rock müziği sevmezdim, fakat gittikçe daha çok beğendim.

I didn't like rock music at first, but it soon grew on me.

- O film çok hoşuma gitti.
- O filmi çok beğendim.

I really enjoyed that movie.

Ben bu tişörtleri beğendim ve onlardan üçünü satın aldım.

I liked these T-shirts, and I bought three of them.

- Şu an seyrettiğim filmi beğendim.
- Şu an izlediğim film hoşuma gitti.

I like the picture I'm watching now.

Kitabı o kadar çok beğendim ki arkadaşlar için on tane sipariş verdim.

I liked the book so much I ordered ten copies for friends.

- Kırmızı elbise mavi elbiseden daha çok hoşuma gitti.
- Kırmızı elbiseyi mavi elbiseden daha çok beğendim.

I like the red dress more than the blue dress.