Translation of "Aydınlığa" in English

Bizi karanlıktan aydınlığa götür.

Lead us from darkness to light.

Gölgelerden çıkıp aydınlığa dönmeleri için.

To come back from the shadows and into the light.

Birkaç ayrıntıyı aydınlığa kavuşturmamız gerekiyor.

We need to clarify a few details.

Onun ölümünün şartları henüz aydınlığa kavuşturulmadı.

The circumstances of his death have not yet been clarified.

...günler uzar ve karanlık yerini aydınlığa bırakır.

day length increases and darkness gives way to light.

Benim için birkaç hususu aydınlığa kavuşturur musun?

Would you mind clearing up a few points for me?

Emmet'in teorisini sınamadan önce, iç simetri kavramını aydınlığa kavuşturmalıyız.

Before we examine Emmet's theory, we must clarify the concept of 'internal symmetry.'

Hepimiz aynı güneşin altında yaşıyoruz, ama aynı aydınlığa sahip değiliz.

We all live under the same sun, yet we don't share the same horizon.

Şehir ışıkları gece gökyüzünü aydınlığa boğduğundan hayvanlar, yıldızlara bakarak yol bulamaz oluyor.

With city lights outshining the night sky, animals can no longer navigate by the stars.