Translation of "Atla" in English

Atla.

- Hop in.
- Get on!

Atla!

Jump!

Aşağıya atla.

Jump down.

Kenara atla!

Jump aside!

atla gel şaban

Skip, come to you.

Git göle atla.

Go jump in the lake.

- Defol.
- Git!
- Atla!

- Jump.
- Jump!

Karşı tarafa atla.

Jump across.

Sadece içeri atla.

Just jump in.

Bunun üzerinden atla.

Jump over it.

İpek ip atla!

Ipek, jump rope!

Atla birlikte tekneye bindi.

He got in the boat with the horse.

İneğini iki atla değiştirdi.

He exchanged his cow for two horses.

Sana "atla" dediğimde atlıyorsun!

When I tell you 'jump', you jump!

Atla. Seni arabayla götüreceğim.

Hop in. I'll give you a ride.

Pirana bitkisinin üzerinden atla.

Jump over the piranha plant.

Üç adım at ve atla.

Take three steps and jump.

O, denize bir atla gitti.

He rode a horse to the sea.

Hayır, canım, atla gitsen iyi olur.

No, my dear, you had better go on horseback.

- Sen öldün.
- Rezil.
- Git köprüden atla.

You dead.

Hiç bir tarlayı bir atla sürdün mü?

Have you ever plowed a field with a horse?

- Detayları geç.
- Bana ayrıntıları anlatma.
- Ayrıntıları atla.

Spare me the details.

"O zaman otobüs satın alalım, atla deve değil" dedim.

I said, "Let's get buses, it's not a rocket science."

İşe atla gitmek veya çevirmeli telefon kullanmak gibi bir şey olur.

It would be like riding to work on a horse or using a rotary phone.