Translation of "1990" in English

0.004 sec.

Examples of using "1990" in a sentence and their english translations:

Bu 1990 yılıdır.

This is the year 1990.

Dernek 1990 yılında kurulmuştu..

The society was founded in 1990.

Okulumuz 1990'da kuruldu.

Our school was founded in 1990.

Tom 1990'larda doğdu.

Tom was born in the 1990s.

- 1990'lar çeşitli olayları gördü.
- 1990'lar muhtelif hadiseleri gördü.

The 1990's saw various incidents.

- Tom 3 Mayıs 1990 tarihinde doğdu ve Mary 4 Mayıs 1990 tarihinde doğdu.
- Tom 3 Mayıs 1990'da, Mary ise 4 Mayıs 1990'da doğdu.

Tom was born on May 3rd,1990 and Mary was born on May 4th, 1990.

1990'ın başlıca olayları nelerdi?

What were the chief events of 1990?

1990'dan beri burada yaşamaktayım.

I have lived here since 1990.

Berlin duvarı 1990 yılında düştü.

The Berlin Wall fell in 1990.

1990 yılında Sovyetler Birliği çöktü.

In 1990, the Soviet Union collapsed.

Fadıl 1990 yılında serbest bırakıldı.

Fadil was released in 1990.

1990 lar Körfez Savaşı ile başladı.

The 1990s began with the Gulf War.

1990'lar körfez olayı ile başladı.

The 1990s began with the Gulf incident.

1990'dan beri onu tanıyor musun?

Have you known her since 1990?

1990'larda birçok Cezayirli, Fransa'ya geldi.

During the 1990's, many Algerians came to France.

1990'ların ortasında sekiz yaşında bir çocuktum.

I was an eight-year-old kid in the mid-1990s.

1990'ların başında, ayaklanma daha yoğun oldu.

In the early 1990s, the insurgency became more intense.

Ağustos 1990 da, Irak Kuveyt'i işgal etti.

In August 1990, Iraq invaded Kuwait.

1990 yılında İngiliz dergisi ''The Lancet''te yayımlandı.

published in the British journal "The Lancet" in 1990.

1990 yılından bu yana neredeyse 30 ile çarpmıştır.

Which has multiplied by almost 30 since 1990.

1990'da, Avrupa'da 1,300,300'den fazla araç sattı.

In 1990, they sold over 1,300,300 cars in Europe.

1990'dan beri metan salımları %11 oranında azalmıştır.

Since 1990, methane emissions have decreased by 11%.

O, 1990'ların en kötü televizyon dizilerinden biriydi.

It was one of the worst TV shows of the 1990s.

- 1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.
- 1990'dan beri on bir kız öğrenci ödül aldı.

Since 1990, eleven female students received the award.

İnternet aynı zamanda 1990'larda bilgi otobanı olarak adlandırıldı.

The Internet was also called the information superhighway in the 1990s.

1990’dan beri, Dominik’te kamu harcamaları Cumhuriyet çoğaldı ... dinle ... tarafından

Since 1990, public spending in the Dominican Republic has multiplied... listen up… by

O, 17 Temmuz 1990 tarihinde saat 6:00 da doğdu.

She was born at six a.m. on July 17, 1990.

1990'da, Dan hala Matt Smith'in altında bir çaylak memurdu.

In 1990, Dan was still a rookie officer under Matt Smith.

Firmamızın teknolojisi zaten 1990'larda gelişmiş bir ülke seviyesine ulaşmıştı.

Our company's technology has already reached the level of a developed country in the 1990s.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Kurumu 1990'da kayıt tutmaya başladığından beri, yiyecek fiyatları en yüksek seviyesindedir.

Food prices are at their highest level since the United Nations Food and Agriculture Organization began keeping records in 1990.

1950'li yıllarda şehir Buenos Aires'in milangolarında yaygın olan tangoyu dans etme stilini tanımlamak için 'Milonguero stili tango' terimi 1990'ların başında uyduruldu.

The term ‘milonguero style tango’ was coined in the early 1990s to describe the style of dancing tango that was prevalent in the milongas of downtown Buenos Aires in the 1950s.

Ekonomimizin büyüdüğü bir anda bizim işletmelerimiz 1990'lardan beri en hızlı tempoda işler yaratıyorlar ve ücretler tekrar yükselmeye başlıyor, bizim olmak istediğimiz ülke türü hakkında bazı seçimler yapmak zorundayız.

At a moment when our economy is growing, our businesses are creating jobs at the fastest pace since the 1990s, and wages are starting to rise again, we have to make some choices about the kind of country we want to be.