Translation of "çikolataya" in English

0.004 sec.

Examples of using "çikolataya" in a sentence and their english translations:

Çikolataya dayanamam.

I can't resist chocolate.

Ann'in çikolataya zafiyeti var.

Ann has a weakness for chocolate.

Sıcak çikolataya ne dersin?

How about some hot chocolate?

Ann aşırı derecede çikolataya düşkün.

Ann is exceedingly fond of chocolate.

Bir sıcak çikolataya ihtiyacım var.

I need a hot chocolate.

Jane çikolataya olan tutkusunu durdurmalıdır.

Jane must stop giving way to her desire for chocolate.

Ben sadece çikolataya karşı koyamam.

I just can't resist chocolate.

Ben de , beyaz çikolatayı , normal çikolataya tercih ederim.

I also prefer white chocolate to regular chocolate.

- Linda çikolata seviyor.
- Linda çikolataya bayılır.
- Linda çikolata sever.

Linda loves chocolate.

Tom çikolataya bir çilek daldırdı ve sonra onu ağzına koydu.

Tom dipped a strawberry in chocolate and then put it in his mouth.