Translation of "çatıya" in English

Çatıya tırman.

Climb onto the roof.

Tom çatıya tırmandı.

Tom climbed up onto the roof.

Helikopter çatıya indi.

The helicopter landed on the roof.

Çatıya erişebilir misin?

Can you get up to the roof?

Çatıya nasıl çıkacaksın?

How are you going to get up to the roof?

Çatıya çıkmak istemiyorum.

I don't want to climb on the roof.

Bu merdiven çatıya çıkar.

This ladder leads to the roof.

Tom helikopterini çatıya indirdi.

Tom landed his helicopter on the roof.

O, gözlerini çatıya odakladı.

He focused his eyes on the roof.

Tom merdivenle çatıya çıktı.

Tom climbed the ladder up to the roof.

- Tom çatıya TV anteni kurdu.
- Tom çatıya televizyon anteni taktı.

Tom installed a TV antenna on the roof.

O insanlar neden çatıya tırmanıyorlar?

Why are those people climbing up on the roof?

O, çatıya bir ışık koydu.

He put a light on the roof.

Bacayı temizlemek için çatıya tırmandılar.

They climbed up on the roof to clean the chimney.

Her yeri temizlediler, bodrumdan çatıya.

They cleaned everything, from the basement to the attic.

Dört SWAT üyesi çatıya konumılandılar.

Four SWAT members positioned themselves on the rooftop.

- Niye çatıdaydın?
- Neden çatıya çıkmıştın?

Why were you on the roof?

Tom çatıya ulaşmak için merdivene tırmandı.

- Tom climbed up a ladder to get to the roof.
- Tom climbed the ladder up to the roof.

Tom'un evi yeşil bir çatıya sahiptir.

Tom's house has a green roof.

Çatıya giden merdiven, dar, dik ve karanlık.

The staircase leading to the rooftop is narrow, steep, and dark.

Tom TV'yi evin önceki sahibinin çatıya monte ettiği antene bağladı.

Tom connected the TV to the antenna that the previous owner of his house had mounted on the roof.

Yeni klimayı kaldırmak ve onu çatıya koymak için bir vinç kiraladık.

We hired a crane to lift the new air conditioner and place it on the roof.