Translation of "Gel" in Arabic

0.014 sec.

Examples of using "Gel" in a sentence and their arabic translations:

Gel!

تعال!

- Buraya gel!
- Buraya gel.

- تعال هنا.
- تعال إلى هنا.
- اقتربي.

Çabuk gel!

تعالَ بسرعة!

Lütfen gel.

- من فضلك تعال.
- من فضلك تعالي.
- تعال من فضلك

Bizimle gel.

تعال معنا.

Kendine gel.

كن نفسك.

Yalnız gel.

- تعالَ وحدك.
- تعالَ بمفردك.

Tekrar gel.

تعالَ مُجدداً.

İçeri gel.

- تعالَ بالداخل.
- أدخل
- تفضل بالدخول

Yarın gel.

تعالَ غداً.

Gel buraya!

تعال إلى هنا.

Gel gelebilirsen.

تعال إذا أمكنك.

Bana gel.

تعال إلي

Evime gel.

تعال إلى منزلي.

Eve gel.

تعال إلى منزلي.

Benimle gel.

تعالَ معي.

- Beni görmeye gel.
- Gel ve beni gör.

- تعال لتراني.
- تعال لتزورني.

Atla gel şaban

تخطي ، تعال إليكم.

Benimle birlikte gel.

تعال معي.

Lütfen buraya gel.

تعال الى هنا من فضلك.

Buraya gel, John.

تعال إلى هنا يا جون.

Gel bizimle otur.

تعال و اجلس معنا.

Gel benimle yüz.

تعال و اسبح معي.

Lütfen içeri gel.

- تفضل بالدخول.
- تفضّل بالدّخول.

Hemen buraya gel.

تعال إلى هنا حالاً.

- Girin.
- İçeri gel.

هيا ادخل

Bekle. Geri gel.

انتظر. عد إلى هنا.

Benimle dışarıya gel.

- تعالَ معي إلى الخارج.
- لنخرج.

Bizi almaya gel.

تعال لتأخذنا.

Sabah gel, işler sakinleşsin.

وما هدأت الإشتباكات إلا عند الصباح

Gel bu işe girelim

دعونا ندخل في هذا العمل

Benimle gel, olur mu?

تعال معي إذا سمحت.

Saat tam onda gel.

تعال عند العاشرة تماماً.

Sinemaya gidiyoruz. Gel bizimle.

اننا ذاهبون إلى سينما ، فتعال معنا.

- Kendine gel.
- Terbiyeni takın.

- كن مؤدبًا.
- أحسن التصرف.

Bir dakika aşağıya gel.

إنزل تحت لدقيقة.

Altıdan önce eve gel.

اِرجع إلى البيت قبل السادسة.

Gel ve biraz al.

تعال و تناول منه قليلا.

Aydaki git gel olayını hatırlayalım

دعونا نتذكر حدث تعال وانطلق على القمر

Fakat, gel gelelim 1983'e

ولكن لنعد إلى 1983

- Benimle birlikte gel.
- Benimle gelin.

تعال معي.

Zamanın olursa beni görmeye gel.

تعال لتراني عندما يكون لديك وقت.

- Tekrar bekleriz.
- Yakında tekrar gel.

عُد قريبًا.

"Jamal'i görmeye geldim." "İçeri gel."

"لقد جئت لزيارة جمال." "تفضّل بالدخول."

- Git Eminönü'nden top al gel, diyorlar,

يقولون أذهب افعل هذا

Buraya gel ve bana yardım et.

تعال و ساعدني.

Leyla'dan ayrıl ve benimle yaşamaya gel.

اترك ليلى و تعال لتعيش معي.

-Gel, Med Yapım diye bir şirket kuruluyor,

تعال، يتم تأسيس شركة ميد للإنتاج،

Bir tane var. Hadi. Hadi, buraya gel.

‫ها هي سمكة. هيا.‬ ‫هيا، تعالي هنا.‬

Ben demiştim demeyi sevmiyorum. Silkelen ve kendine gel!

لا أحب أن أقول لقد قلت. تجاهل وتعود!

- Mümkün olduğu kadar kısa sürede gel.
- Lütfen en kısa sürede gel.
- Lütfen mümkün olduğunca en kısa sürede gelin.

من فضلك تعال بأسرع ما يمكن.

Ve hızla devasa bir git gel olayı gibi sanki

وهو مثل شيء كبير

Lafa gel! 3 boyutlu köşe var benim sınıfımda çalışmalar için.

انظر للكلام! توجد زاوية ثلاثية في فصلي للأعمال.

Gittim, görüştüm bana dediler ki; - Gel pazartesi günü işe başla.

ذهبت، تحدثت وقالوا لي: تعال يوم الإثنين لتبدأ العمل.

- Beni takip et!
- Beni takip edin!
- Peşimden gel!
- Peşimden gelin!

اتبعني!

Sanki ayda ki git gel gibi ama birazcık fazla çekildi bu

إنه مثل الذهاب وتأتي في الشهر ،

Hey! Burada Uygurca konuşan bir Amerikalı var. Bilgisayarını araştırmak için çabuk buraya gel.

هيه! ذاك أمريكي يتحدث الأويغورية! أسرع وتعال هنا لتفتيش حاسوبه!

gel. Taşlarla gökyüzüne nasıl çıkacağız? Genellikle ana bina katına güvenilir . Depremlere, kuvvetli rüzgarlara ve hatta binanın içindeki yüke

تعالى. كيف نصعد للسماء بالحجارة? غالبا ما يتم الاعتماد