Translation of "Merkezi" in Arabic

0.007 sec.

Examples of using "Merkezi" in a sentence and their arabic translations:

Bir yenilik merkezi haline gelebilirdi?

وأن تصبح مركزًا للابتكار؟

Bunu ilgi merkezi olarak düşünebilirsiniz.

و يمكنكم أيضاً ان تعتبروه مرمى البصر بالنسبة له.

Bu da yeni spor merkezi,

وهذا هو المركز الرياضي الجديد

116 binden fazla alışveriş merkezi var

يوجد أكثر من 116 ألف مركز تجاري،

Ben gerçekten alışveriş merkezi mağazalarını beğenmiyorum.

لا أحب محلات المراكز التجارية كثيرا.

Sami, merkezi trafik bölümüne transfer edildi.

حُوِّلَ سامي إلى القسم المركزي لتسيير حركة المرور.

Bütün düşüncelerinizi merkezi bir bilgisayara aktarmak istese

لتنقل كل أفكارك إلى حاسوب حكومي مركزي،

Pek çok kişi tarafından ruhun merkezi olarak düşünüldü,

وقد اعتبره العديدون كمستقر للروح،

Romalıların kanatları ittirilmiş olmasına rağmen, Kartaca merkezi dağılıyor.

لكن على الرغم من التغلب على الأجنحة الرومانية، فإن المركز القرطاجي انهار

Bu önemli soru hayatım boyunca işimin merkezi oldu.

لقد كان هذا السؤال الجوهري محورياً في حياتي العملية.

Rus merkezi kargaşa içindeydi… ve kırılmaya yakın görünüyordu.

كان المركز الروسي في حالة من الفوضى ... و بدا على وشك الانهيار.

Şehir merkezi Kyoto'da büyük bir trafik sıkışıklığı vardı.

كان هناك ازدحام كبير للسيارات وسط مدينة كيوتو.

Diyelim ki sosyal medya kullanmak profesyonel başarımın merkezi değil.

ربما استخدام وسائل التواصل الاجتماعي غير مرتبط بصميم نجاحي المهني.

Ve Mahkeme Yenilik Merkezi ve New Jersey yargı sistemiyle

وتشاركوا مع مركز إبداع المحاكم

Kahire Hukuk Araştırmaları Merkezi müdürü avukat Ahmed Mahran'a başvurdu

زواجها لجأت زوجةٌ للمحامي احمد مهران مدير مركز القاهرة

Turist danışma merkezi isteyen herkese bir şehir haritası verdi.

اعطى مركز المعلومات السياحية خريطة المدينة لكل من طلبها .

Kent merkezi sözcüğü, herhangi bir kentin iş semti anlamına gelir.

إن كلمة مركز المدينة تشير إلى الجزء التجاري من أي مدينة.

- Jamal dikkat merkezi olmak istiyor.
- Jamal ilgi odağı olmak istiyor.

يريد جمال أن يكون مركزا للاهتمام.

üzerindedir. Dünyanın en güçlü istihbarat kompleksi olan ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı'nın,

عملٍ ستقوم به بصفتك رئيس اقوى مجمع استخباراتٍ بالعالم

Paris sendromu bir tür kültür şokudur. Şehrin moda merkezi imgesine kapılıp Paris'te yaşamaya başlayan, sonrasında yerel adetlere ve kültüre iyi uyum sağlayamayıp, zihinsel dengesini yitiren ve depresyona yakın belirtiler gösteren yabancıları tanımlamak için kullanılan psikiyatrik bir terimdir.

متلازمة باريس هي نوع من الصدمة الحضارية. إنه مصطلح نفسي يوصف به الأجانب الذين يبدأون العيش في باريس، مجذوبين إلى صورة المدينة بوصفها مركزًا للموضة، ثم لا يستطيعون الاندماج جيدا مع التقاليد والثقافة المحليين، فيفقدون توازنهم العقلي وتظهر عليهم أعراض قريبة من الاكتئاب.