Translation of "Hâle" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Hâle" in a sentence and their arabic translations:

Daha olası hâle getirdiğini

أكثر قابلية للبدء بالتمرين

İğne etkisiz hâle getirildi.

‫جُرّدت اللسعة من فعاليتها...‬

Dahası, rahatsızlıkları düzenlenebilir hâle geliyor:

والأفضل من ذلك أن أمراضهم تصبح تحت السيطرة بشكلٍ أفضل:

Fakat çocuklarımızı farkında hâle getirip

لكن بإمكاننا تقوية الأطفال

Anı temelde anlamsız hâle gelir.

بحيث تصبح عديمة المعنى.

Zaman geçtikçe çelişkili hâle geliyor.

يصبح غير متناغم مع مرور الزمن.

İşler ilginç hâle gelmeye devam edecek.

تستمر الأمور في التطور بغرابة.

Korkak ve şüpheci bir hâle geliyoruz.

نصبح خائفين ومتشككين.

Amacım onu olması gereken hâle getirmek.

بل أسعى للمحافظة عليه كما يجب.

Diyabetleri düzenlenebilir hâle geliyor, depresyonları yok oluyor,

مرض السكري تحت سيطرةٍ أفضل، مرض الاكتئاب يزول،

Ve uyuşturucu ticaretinin azaltılması zor hâle getirdi.

وجعل الامور أصعب في التحكم في تجارة المخدرات.

Veya beklentilerini değiştirip isteklerine uygun hâle getirir

أو يمكنك أن تغير توقعاتك لكي تتماشى مع ما تريد،

Araştırma, egzersizin duygularımızı daha iyi hâle getirdiği,

تناولت بالفعل كيف تحسن التمرينات من مشاعرنا،

Çünkü, topları çıkarmakta çok iyi hâle geldik

لأننا أصبحنا جيدين في استخراج الكرات،

Tabii bu durumu daha iyi hâle getirmiyor.

لا يحسن الوضع، أليس كذلك؟

Nefesini daha uzun süre tutabilir hâle geliyorsun.

‫ستتمكن من حبس أنفاسك لوقت أطول.‬

Kanser tecrübeleri bile daha az stresli hâle geliyor.

وحتى تجربتهم مع السرطان تصبح أقل إيلامًا.

Insanlara "Bakın, egzersiz beyni daha iyi hâle getiriyor,

لأجعل الناس تري كيف تحسن الرياضة العقل،

Daha kolay hâle getirmek istediğiniz kararlar için düzenleyin.

خطّطْ كي تجعل الخيارات التي تود اتخاذها أسهل.

Ve bu hayatımı daha iyi bir hâle getirdi.

وهذا جعل حياتي أفضل بكثير.

Bu karmaşık meseleler, acı bir şekilde kişisel hâle geliyor

تصبح هذه المشكلات المعقدة شخصية

Sadece şirketler sistemle oynamada çok daha iyi hâle geldiler.

أصبحت الشركات أفضل بكثير في التلاعب بالمنظومة.

Her şeyi öncekinden 100 kat daha iyi hâle getirdi.

هم من أعادوا بناءه أفضل مائة مرة من ذي قبل.

Bazen de aileler ücretleri daha fazla karşılayamayacak hâle geliyorlar.

وأحياناً، يعجز الوالدين عن تحمل مصاريف الدراسة.

Gerçekten de her yönden daha güvenli bir hâle geldik.

في الواقع ، لقد أصبحنا نشعر بالأمان أكثر حيال جميع الطرق تقريبا.

Adınızı vurgular hâle getirdik ki görmek daha kolay olsun.

بحيث يكون من السهل معرفة إن كان هناك من يرسل تنويهًا لك.

Yaklaşık bir yıl sonra, o soğuğu arzular hâle geliyorsun.

‫بعد حوالي عام...‬ ‫سيبدأ تلهفك إلى البرد.‬

Ve hassas olmak, bizi kırılmaya ve yargılanmaya müsait hâle getiriyor.

وأن نكون معرضين للانتقادات يؤدي إلى أن نُجرح وأن يتم الحكم علينا.

ölüm tehditleri çok fazla ve taciz sürekli bir hâle geldi.

كانت تهديدات القتل لا تعد ولا تحصى، والإهانة أصبحت ثابتة.

Ve egzersizin vücudumuzu sağlıklı hâle getiren bütün güzel yan etkileri.

وهذه النتائج الرائعة التي نحصل عليها تساعدنا في الحصول على أجسام صحيحة.

Sadece üç ay içerisinde... ...kendileri de çocuk yapacak hâle gelecek.

‫خلال فترة 3 أشهر،‬ ‫ستكون مستعدة للإنجاب بدورها.‬

Bir başkasına gönderilen mesaj da onun sağlığını daha iyi hâle getirebilir mi?

فهل يمكن لرسالة أُرسلت لأشخاصٍ آخرين أن تساعدهم على تحسين صحتهم؟

Ve birçok işçinin ölümüne neden olan bir patlamanın ardından içerisinde çalışılamayacak bir hâle gelmiş.

‫بعد حدوث انفجار مما أدى بالنفق للانهيار‬ ‫وقتل العديد من عماله.‬

Buraya kadar gelerek harika bir iş çıkarttık, ama işler çok daha zor hâle gelmek üzere.

‫قمنا بعمل رائع بوصولنا إلى هذا الحد‬ ‫ولكن الأمور على وشك أن تزداد صعوبة.‬

Buraya gelinceye kadar harika bir iş çıkarttık, ama işler çok daha zor hâle gelmek üzere.

‫قمنا بعمل رائع بالوصول إلى هذا الحد،‬ ‫ولكن الأمور ستزداد صعوبة.‬