Translation of "Ama" in Arabic

0.017 sec.

Examples of using "Ama" in a sentence and their arabic translations:

Ama

لكن…

ama alamıyorlar.

لكنهن لا يحصلن عليها.

ama bilmiyoruz.

ولكننا لا نعلم.

Ama yoklar.

لكن لا،

Ama anlamaz,

لكنه لا يفهم،

Ama size

ولكن من المهم أن أخبركم

…ama kaybolmuştum.

والآن أنا ضائع.

Ama işte,

لكن ها أنتم ذا.

Ama büyükannemin

لكن كنت شاهدة على حياة جدتي

Ama vazgeçemezdim.

لكني لم أيأس،

ama ağlamıyordu,

ولكنها لم تكن تبكي،

Ama bilmeliyiz.

هي ليست كذلك.

ama söylemiyorsanız?

لكنك لا تقول ذلك؟

Diyecem ama

لكن سأقول

ama karıncalarda

ولكن في النمل

Ama yapmadı.

لكنه لم يفعل.

Ama sonra!

لكن...

Ama yapmadım.

‫لكنني لم أفعل ذلك.‬

Ama ben,

لكني -

Ama neden?

- لكن لماذا؟
- و لكن لماذا؟

- Ama çocukların var.
- Ama senin çocukların var.

لكن لديك أطفال.

Ama başıma geldi.

واتضح أنه يحدث

ama nazik ol.

كن لطبفاً

Ama biliyor musun?

لكن أتَعلم؟

Ne girişti ama.

ياله من تقديم.

Ama şu var:

حسنا، الأمر أنه:

ama bilet almıyorsan

و لكن عدم شراءها

Ama bunu değiştirebiliriz.

ولكن يمكننا تغيير ذلك.

Evet, ama yapılabilir.

لكن يمكن أن نفعلها.

Ama yine de

على الرغم من...

Ama deneyimsiz insanlar;

لكن الناس عديمو الخبرة،

ama muhakeme etmiyorlarsa,

باستخدام الحجج والمنطق،

ama ayrıcalıklarım vardı.

ولكنني فعلت.

ama çoğu zaman

لكن في أغلب الأحيان ذلك يحدث،

ama yas zordur.

لكن الأسى عصيبٌ.

Ama gözyaşlarımın ötesinde

لكن أكثر من الدموع،

ama acıyı azaltıyor.

‫لكن هذا يساعد على تخفيف الألم‬

Ama neredeyse hemen,

ولكنني سرعانَ

"Ama değişmek istiyorum

قال: "لكنني أريد أن أتغير،

Ama adil başlarken

ولكن بينما نبدأ لنكون منصفين،

Bu yapılabilir ama...

يمكن القيام بذلك، لكن...

Ama pala olmadan.

‫ولكن من دون المنجل.‬

Ama aslında baksanıza!

‫ولكن انظر إلى هذا!‬

Ama biraz enerji.

‫ولكنها تمنح بعض الطاقة.‬

Ama yanılmış olursunuz.

‫الأمر هو أنك ستكون مخطئاً‬

Ama gerçekten acı!

‫ولكنه مر المذاق!‬

Ama yetki sizde.

‫ولكنك المسؤول.‬

Ama öyle değil.

لم أشعر به أبدًا.

Ama artık kapatılıyordu.

لكنّه الآن يغلق أبوابه.

Ama tercüme edemiyorum.

لكنني أصارع لأترجم.

Ama bence batırdılar.

ولكن أظن أنهم فشلوا.

Ama bence biri,

ولكن أعتقد أن ذلك كان أقل إلهاماً

ama onu buldum

ولكني عثرت عليه.

Ama önce hikâyeye,

لكن ساضطر لبداية القصة

Ama gerçekçi olalım,

لكن لنفكر بجدية:

Ama ya öylelerse?

ولكن ماذا إذا كان كذلك؟

Ama buzullar eridiğinde,

ولكن عندما يذوب الجليد،

Ama tatmin olmamıştım.

لكنني كنت غير راضٍ.

Ama 11'de,

ولكن عند الحادية عشرة صباحًا،

ama oldukça zor.

لكنه صعب.

Ama hepsi değil.

‫لكن ليس كلها.‬

Ama dokunarak yakalayabilir.

‫لكن يمكنه صيدها باللمس.‬

Ama burada fikir,

لكنّ الفكرة هي ألا نتوقّع منهم

Ama artık başladık.

‫ولكننا ملتزمون الآن.‬

ama burada oldu.

وتحقق هنا

ama zehir gibi.

ولكنها ذكية.

ama bir muhafazakârdı.

كمحافظة.

Bir saniye ama

لحظة

Neredeyse ama neredeyse

تقريبا ولكن تقريبا

Ama gerçekler değişmiyor

لكن الحقائق لا تتغير

Ama fire vermeden

لكن بدون إهدار

Nerdeyse ama nerdeyse

تقريبا ولكن تقريبا

Ne şaka ama!

يالها من مزحة!

Ama iyi şiirler.

لكنها قصائد جيدة.

Ama onları korkutmak?

لكن تخيفهم؟

Ama savaş bitmemişti!

لكن المعركة لم تنته بعد...

Ama o olmaksızın,

ولكن، بدونها،

Ama Facebook biliyor.

لكن الفيسبوك يعرف.

Ama eninde sonunda,

ومع ذلك، فعاجلًا أو آجلًا،

Ama çok çalıştı.

ولكنها تعمل بكد.

ama gerçekliği biliyorsunuz...

ولكنكم تعرفون الواقع ...

Ama sabun ekleyince...

لكن أضِفِ الصابون

Anlıyorum ama katılamıyorum.

فهمت، لكني لا أوافق.

Ama o şanslıydı.

ولكنهُ كان محظوظاً.

Ne cümle ama!

يا لها من جملة!

Ne ekip ama!

يا له من فريق!

Aptal ama tatlı.

إنهُ غبي, ولكن ظريف.

ama çabalarım sayesinde

ولكن بجهودي

Ama bir türlü başaramıyordu.

لكنه فقط لم يكن قادرًا على ذلك.

Ama bunları övmüyor, hikâyeleştiriyor.

ولكنهم يحكون عنها ولا يعظمونها.

ama yapabileceğime inanmıyorum" oluyor.

و لكنني لا أومن أنني استطيع."

ama o yıl okulun

لكن تم اختياري لأكون جزءا من

Ama aile gibi olduk.

أصبحنا عائلة.

ama yapmamaya karar verdim.

ولكني قررت عكس ذلك.

Ama bunu bir düşünün:

ولكن اعتبر أن

Ama bu bağlantı ne?

لكن ما هو هذا الرابط؟

Ama kilit nokta şu:

لكن وهنا يكمن مربط الفرس:

Ama bir şeyler değişti

لكن قد تغيرت الأمور،

Ama bu böyle işlemiyor.

لكن لا يعملُ الأمر بهذا الشكل.