Examples of using "Veamos" in a sentence and their turkish translations:
Haydi görelim!
Görelim...
Bir görelim.
Sana yardım edebilip edemeyeceğimize bir bakalım.
Hadi en başından bakalım.
- Haydi TV izleyelim.
- TV izleyelim.
Bekleyelim ve görelim.
Onun ne olduğunu görelim.
Film izleyelim.
Senin ne kadar uzun olduğunu ölçelim.
Bunun yardımcı olup olmayacağını görelim.
Hadi verilere bakalım.
Bakalım bu nereye çıkıyor.
bilinen antiseptik ultraviyole
Önce ne olduğuna bir bakalım
bunu nasıl yaptı bir bakalım
Google'ın neleri var bir görelim.
Olumlu taraftan bakalım.
- İşe yarayacak mı görelim.
- İşe yarayıp yaramadığını görelim.
Tom'un ne istediğine bakalım.
Burada TV izleyelim.
İçeri girip ne bulduğumuza bakalım.
Bunu tekrar görelim.
şimdi birazda teknik özelliklere bakalım mı?
Görelim bakalım marifetini.
Önce neler olduğunu öğrenelim.
Neyi görmemizi istemiyorsun?
Belki bazı yunuslar göreceğiz.
Gidelim ve ne olduğunu görelim.
Sonucun ne olduğuna bakalım.
Bakalım, sizin için çok şey var.
Okullarımızı yeni bir bakış açısıyla görelim.
Ancak önce problemin ne olduğunu konuşalım.
Şimdi de şu çubuk grafiğine göz atalım,
Tamam, başka bir yol bulup bulamayacağımıza bir bakalım.
Orada ne bulacağımıza bakalım. Pekâlâ, hadi.
Bakalım altında ne var? Yok.
Bu resimde neler olduğuna bakalım.
Biz bu karanlıkta göremeyiz.
virüs nereden ortaya çıkmış bir bakalım
kısaca bir de virüse bakalım kısa bir şekilde
yalan nedir bir bakalım şimdi
şimdi işin diğer bir boyutuna bakalım
gelelim şimdi depreme deprem nasıl oluşur?
Hiç yardım olmadan bunu yapabilip yapamayacağımızı görelim.
O gizemi çözebilip çözemeyeceğimizi görelim.
Bakalım bu kapıyı açabilecek miyiz?
Tom'un herhangi bir fikri olup olmadığını görelim.
Tom'un ona nasıl tepki yapacağına bakalım.
Toplantıyı iptal edebilir miyiz bir görelim.
Ne yaptıklarını görmemizi istemiyorlar.
Şu grafiğe yakından bir bakın.
Halatı aşağı çekelim ve nasıl göründüğüne bakalım.
''Hey kanka, bunu birlikte deneyelim mi?''
Şu örneklere isterseniz biraz bakalım anlayacağız aslında
Karşımıza çıkan örnekler var bir bakalım isterseniz
- Ne olacağını görelim.
- Neler olacağını görelim.
- Bakalım neler olacak.
Tom'un ofisinde olup olmadığını görelim.
Kimin kazanacağını görelim.
Evde kalalım ve TV izleyelim.
Seni yakında bu çevrede görüyor olacağımızı umuyorum.
Feneri yak da görelim.
şimdi birde durumun ciddi tarafından bakalım
Bir de Steve Jobs'ın eğitim kısmına bakalım
BU yaşamı süresince bize neler katmış bir bakalım
Tom otelinde mi bir bakalım.
Yakında görüşeceğimizi umuyorum.
Kutuyu açalım ve içinde ne olduğunu görelim.
Bu büyük ülkede ne oluyor görelim.
- Haydi TV izleyelim.
- TV izleyelim.
Bir bakalım mı Eski Roma'yla bizim atalarımızın arasındaki
Evde kalmamızı ve TV izlememizi öneriyorum.
Yakın gelecekte tekrar görüşebiliriz.
Tamam, bakalım kurduğumuz akrep tuzağı işe yaramış mı?
dev dalga ile tsunami arasındaki teknik olarak farklılıklara bir de şu açıdan bakalım
Sorunu görüşelim ve bir çözüm bulabilecek miyiz görelim.
şimdi bir de başkanlık serüvenine bakalım. Başkan oluncaya kadar neler yapmış.
Belki bir yol bulabiliriz.
Barış aktivisti olan teröriste bir bakın.
Maçı birlikte izlemek ister misin?